Atatürk Sözleri | Atatürk'ün Kısa ve Anlamlı Vatan Sözleri
Atatürk Sözleri
Taş kırılır, tunç erir ama Türklük ebedidir.
En büyük savaş, cahilliğe karşı yapılan savaştır.
Vatana ihanetin nedeni olmaz. Er yada geç bedeli olur.
Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kafidir.
Biz Türkler, bütün tarihimiz boyunca hürriyet ve istiklale timsal olmuş bir milletiz.
Cehalet yenilmesi gereken en büyük düşmandır.
Türk gençliği amaca, bizim yüksek ülkümüze, durmadan, yorulmadan yürüyecektir.
Bir milletin kültür düzeyi üç safhada; devlet, düşünce ve ekonomideki çalışma ve başarılarının özüyle ölçülür.
Medeniyetin emir ve talep ettiğini yapmak insan olmak için yeterlidir.
Medeniyet öyle bir ışıktır ki, ona kayıtsız olanları yakar, mahveder.
Bağımsızlık, uğruna ölmesini bilen toplumların hakkıdır.
Biz Türkler, tarih boyunca hürriyet ve istiklal timsali olmuş bir milletiz.
Medeni olmayan milletler, medeni olanların ayakları altında kalmaya mahkumdur.
Hiçbir şeye ihtiyacımız yok, yalnız bir şeye ihtiyacımız vardır; çalışkan olmak!
Devrimin amacını kavramış olanlar sürekli olarak onu koruma gücüne sahip olacaklardır.
Beni olağanüstü bir kişi olarak yorumlamayınız. Doğuşumdaki tek olağanüstülük Türk olarak dünyaya gelmemdir.
Din gibi temiz bir duygu, politika gibi kirli oyunlar alet edilemez. Din ait olduğu yerde, temiz vicdan sahnesinde yaşanmalıdır.
Bir millet zenginliğiyle değil, ahlak değeriyle ölçülür.
Şayet ölecek olursam, memlekete ait söyleyecek hiçbir şeyim yoktur. Çünkü yürürlükteki Cumhuriyet yasaları bu işleri temine yeterlidir.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Güzel Sözleri
Medeni olmayan insanlar, medeni olanların ayakları altında kalmaya mahkumdurlar.
Ben icap ettiği zaman en büyük hediyem olmak üzere, Türk Milletine canımı vereceğim.
Hiçbir şeye ihtiyacımız yok, yalnız bir şeye ihtiyacımız vardır; çalışkan olmak!
Öğretmen bir kandile benzer, kendini tüketerek başkalarına ışık verir.
Milletimiz her güçlük ve zorluk karşısında, durmadan ilerlemekte ve yükselmektedir.
Cumhuriyet, fikir serbestliği taraftarıdır. Samimi ve meşru olmak şartıyla her fikre hürmet ederiz.
Türk milletinin karakterine ve adetlerine en uygun olan idare, Cumhuriyet idaresidir.
Türkiye Cumhuriyeti mesut, muvaffak ve muzaffer olacaktır. 29 Ekim 1923
Cumhuriyetimiz öyle zannolunduğu gibi zayıf değildir. Cumhuriyet bedava da kazanılmış değildir. Bunu elde etmek için kan döktük. Her tarafta kırmızı kanımızı akıttık. İcabında müesseselerimizi müdafaa için lâzım olanı yapmağa hazırız.
Onlar, kolaylıkla anlayacaklardır ki, çürümüş bir hanedanın, halife unvanıyla başının üstünden zerre kadar uzaklaşmasına imkân kalmayacak surette muhafazasının mecburî kılan bir devlet şeklinde, cumhuriyet idaresi ilân olunsa bile, onu yaşatmak mümkün değildir.
Cumhuriyet rejimi demek, demokrasi sistemi ile devlet şekli demektir. Biz Cumhuriyeti kurduk, o on yaşını doldururken demokrasinin bütün icaplarını sırası geldikçe uygulamaya koymalıdır.
Başarı tüm ulusun azim ve inancıyla çabasını birleştirmesi sonucu kazanabilir.
Beni ne zaman görmek isterseniz aynaya bakın. Siz Türk çocukları benim bir parçamsınız ve bende sizin.
Bir milletin medeniyetini ölçmek istiyor musunuz? Kadınlarına nasıl muamele edildiğine bakınız.
Bir ulusun asker ordusu ne kadar güçlü olursa olsun, kazandığı zafer ne kadar yüce olursa olsun, bir ulus ilim ordusuna sahip değilse, savaş meydanlarında kazanılmış zaferlerin sonu olacaktır. Bu nedenle bir an önce büyük, mükemmel bir ilim ordusuna sahip olma zorunluluğu vardır.
Bir millet eğitim ordusuna sahip olmadıkça, savaş meydanlarında ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin, o zaferlerin kalıcı sonuçlar vermesi ancak eğitim ordusuyla mümkündür.
Gençliği yetiştiriniz. Onlara ilim ve irfanın müspet fikirlerini veriniz. Geleceğin aydınlığına onlarla kavuşacaksınız.
Hürriyet olmayan bir memlekette ölüm ve çöküş vardır. Her ilerleyişin ve kurtuluşun anası hürriyettir.
Çalışmak demek, boşuna yorulmak, terlemek değildir. Zamanın gereklerine göre bilim ve teknik ve her türlü uygar buluşlardan azami derecede istifade etmek zorunludur.
Bir ulus, sımsıkı birbirine bağlı olmayı bildikçe yeryüzünde onu dağıtabilecek bir güç düşünülemez.
Ben, manevi miras olarak hiçbir nass-ı katı, hiçbir dogma, hiçbir donmuş ve kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım, bilim ve akıldır. Benden sonra beni benimsemek isteyenler, bu temel mihver üzerinde akıl ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse manevî mirasçılarım olurlar.
Eğer bir gün benim sözlerim bilimle ters düşerse bilimi seçin.
Biz cahil dediğimiz zaman, mektepte okumamış olanları kastetmiyoruz. Kastettiğimiz ilim, hakikati bilmektir. Yoksa okumuş olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okumak bilmeyenlerden de hakikati gören gerçek alimler çıkabilir.
Tehdide dayanan ahlak, bir erdemlilik olmadığından başka, güvenilmeye de layık değildir.
Birtakım kuş beyinli kimselere kendinizi beğendirmek hevesine düşmeyiniz; bunun hiçbir kıymeti ve önemi yoktur.
Bir milletin ahlak değeri, o milletin yükselmesini sağlar. Bir millet, zenginliğiyle değil, ahlak değeriyle ölçülür.
Saygısızlığın, saldırının küçüğü, büyüğü yoktur. Samimiyetin lisanı yoktur. Samimiyet sözlerle açıklanamaz. O, gözlerden ve tavırlardan anlaşılır. Medeniyetin esası, ilerlemesi ve kuvvetin temeli, aile hayatındadır. Bu hayattaki fenalık mutlaka toplumsal, ekonomik ve politik beceriksizliği doğurur.
Bir millette, özellikle bir milletin iş başında bulunan yöneticilerinde özel istek ve çıkar duygusu, vatanın yüce görevlerinin gerektirdiği duygulardan üstün olursa, memleketin yıkılıp kaybolması kaçınılmaz bir sondur.
Atatürk'ün Kısa Sözleri
Ey Türk Gençliği! Birinci vazifen Türk istiklal ve cumhuriyetini ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.
Ey yükselen yeni nesil! Gelecek sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk, onu sonsuza kadar yaşatacak olan sizlersiniz.
Türk gençliği amaca, bizim yüksek ülkümüze, durmadan, yorulmadan yürüyecektir.
Bir milletin kültür düzeyi üç safhada; devlet, düşünce ve ekonomideki çalışma ve başarılarının özüyle ölçülür.
Bir millet savaş alanlarında ne kadar zafer elde ederse etsin-, o zaferin sürekli sonuçlar vermesi ancak kültür ordusu ile mümkündür.
Asıl uğraşmaya mecbur olduğumuz şey, yüksek kültürde ve fazilette dünya birinciliğini tutmaktır.
Kültür zeminle orantılıdır. O zemin milletin seciyesidir.
Kültür, okumak, anlamak, görebilmek, görebildiğinden anlam çıkarmak, ders almak, düşünmek ve zekayı geliştirmektir.
Asıl önemli olan ve memleketi temelinden yıkan, halkını esir eden, içerdeki cephenin suskunluğudur.
Milletimiz her güçlük ve zorluk karşısında, durmadan ilerlemekte ve yükselmektedir. Büyük Türk Milletinin bu yoldaki hızını, her vasıtayla arttırmaya çalışmak, bizim hepimizin en kutlu vazifemizdir.
Medeniyetin emir ve talep ettiğini yapmak insan olmak için yeterlidir.
Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına Türk milleti denir.
Ordularımızın kazandığı zafer, sizin ve sizin ordularınızın zaferi için yalnız zemin hazırladı.
Gerçek zaferi siz kazanacak ve devam edeceksiniz ve mutlaka başarılı olacaksınız.
Herkes ulusal görevini ve sorumluluğunu bilmeli, memleket meseleleri üzerinde o düşünceyle, düşünüp çalışmayı görev edinmelidir.
Bilelim ki mili benliğini bilmeyen milletler başka milletlere yem olurlar. Bütün ümidim gençliktedir.
Medeniyet öyle bir ışıktır ki, ona kayıtsız olanları yakar, mahveder.
Medeni olmayan milletler, medeni olanların ayakları altında kalmaya mahkumdur.
Egemenlik, kayıtsız şartsız ulusundur.
Ulusal egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar yanar, mahvolur.
İnsaf ve merhamet dilenmekle millet işleri görülemez; millet ve devletin şeref ve bağımsızlığı elde edilemez, insaf ve merhamet dilenmek gibi bir kural yoktur.
Türk milleti ve Türkiye’nin çocukları, bunu bir an akıldan çıkarmamalıdır.
Bağımsızlık, uğruna ölmesini bilen toplumların hakkıdır.
Dünyada ve dünya milletleri arasında sükun, huzur ve iyi geçim olmazsa, bir millet kendisi için ne yaparsa yapsın, huzurdan mahrumdur.
Türkiye’nin güvenini amaç edinen, hiçbir başka ulusun aleyhinde olmayan bir barış yolu, her zaman bizim ilkemiz olacaktır.
Biz Türkler, tarih boyunca hürriyet ve istiklal timsali olmuş bir milletiz.
Tam bağımsızlık denildiği zaman, doğal, siyasal, mali, adli, askeri, kültürel ve her alanda tam bağımsızlık anlaşılır.
Bağımsızlıktan yoksun bir ulus, uygar insanlık karşısında uşak olmaktan kurtulamaz. Bilelim ki, milli benliğini bilmeyen milletler başka milletlerin avıdır.
Ulusun bağımsızlığını, yine ulusun kesin kararı ve direnişi kurtaracaktır.
Ben yaşayabilmek için, kesin olarak bağımsız bir ulusun evladı kalmalıyım. Bu yüzden ulusal bağımsızlık bence bir hayat sorunudur.
Ya istiklal, ya ölüm.
Atatürk Vatan Sözleri
Tehdide dayanan ahlak, bir erdemlilik olmadığından başka, güvenilmeye de layık değildir.
Birtakım kuş beyinli kimselere kendinizi beğendirmek hevesine düşmeyiniz; bunun hiçbir kıymeti ve önemi yoktur.
Samimiyetin lisanı yoktur. Samimiyet sözlerle açıklanamaz. O, gözlerden ve tavırlardan anlaşılır.
Medeniyetin esası, ilerlemesi ve kuvvetin temeli, aile hayatındadır. Bu hayattaki fenalık mutlaka toplumsal, ekonomik ve politik beceriksizliği doğurur.
Bir millette, özellikle bir milletin iş başında bulunan yöneticilerinde özel istek ve çıkar duygusu, vatanın yüce görevlerinin gerektirdiği duygulardan üstün olursa, memleketin yıkılıp kaybolması kaçınılmaz bir sondur.
Bir milletin ahlak değeri, o milletin yükselmesini sağlar.
Bir millet, zenginliğiyle değil, ahlak değeriyle ölçülür.
Saygısızlığın, saldırının küçüğü, büyüğü yoktur.
Tarih, bir milletin kanını, hakkını, varlığını hiçbir zaman inkar etmez.
Kadın İle İlgili En Güzel Atatürk Sözleri
Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürüklenmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.
Milletimiz güçlü bir millet olmaya azmetmiştir. Bunun gereklerinden biri de kadınlarımızın her konuda yükselmelerini sağlamaktır. Bundan dolayı kadınlarımız ilim ve fen sahibi olacaklar ve erkeklerin geçtikleri bütün öğretim basamaklarından geçeceklerdir.
Kadının en büyük vazifesi analıktır! İlk terbiye verilen yerin ana kucağı olduğu düşünülürse, bu vazifenin ehemmiyeti layıkıyla anlaşılır.
Kadınlarımız eğer milletin gerçek anası olmak istiyorlarsa, erkeklerimizden çok daha aydın ve faziletli olmaya çalışmalıdırlar.
Kadınlar içtimai hayatta erkeklerle birlikte yürüyerek birbirinin yardımcısı ve destekçisi olacaklardır.
Tarlalarda erkeklerle birlikte çalışan, kasabalarda pazar yerine giden, yumurta ve tavuğunu satan, ondan sonra kendisine gerekenleri bizzat satın alan, çalışmalarının hepsinde kocalarına yardımcı olan kadınlar!.. Ben bu kadınlar arasında kocalarından daha iyi işten anlayanlara ve hesap yapanlara rastladım.
Bir toplum, cinslerden yalnız birinin yüzyılımızın gerektirdiklerini elde etmesiyle yetinirse, o toplum yarı yarıya zayıflamış olur. Bizim toplumumuzun uğradığı başarısızlıkların sebebi, kadınlarımıza karşı ihmal ve kusurdur.
Bir toplum, bir millet erkek ve kadın denilen iki cins insandan meydana gelir. Mümkün müdür ki, bir toplumun yarısı topraklara zincirlerle bağlı kaldıkça, diğer kısmı göklere yükselebilsin!
Kadınlarımızın genel görev ve çalışmalarda paylarına düşen işlerden başka, en önemli, en hayırlı, en faziletli bir ödevleri de “iyi anne” olmalarıdır.
Dünyada hiç bir milletin kadını “Ben Anadolu Kadınından fazla çalıştım. Milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte Anadolu Kadını kadar emek verdim,” diyemez!
Bir milletin kültür düzeyi üç safhada; devlet, düşünce ve ekonomideki çalışma ve başarılarının özüyle ölçülür.
Bir millet savaş alanlarında ne kadar zafer elde ederse etsin-, o zaferin sürekli sonuçlar vermesi ancak kültür ordusu ile mümkündür.
Asıl uğraşmaya mecbur olduğumuz şey, yüksek kültürde ve fazilette dünya birinciliğini tutmaktır. Kültür zeminle orantılıdır.
O zemin milletin seciyesidir. Kültür, okumak, anlamak, görebilmek, görebildiğinden anlam çıkarmak, ders almak, düşünmek ve zekayı geliştirmektir.
Medeniyet öyle bir ışıktır ki, ona kayıtsız olanları yakar, mahveder.
Medeni olmayan milletler, medeni olanların ayakları altında kalmaya mahkumdur.
30 Ağustos Atatürk Sözleri
Türk çocuklarına sporun bugünkü tekniğini öğretmek ve bunlardan bir kısmını bazı törenlerde ve bayramlarda dekor olarak koymak gerekir.
Spordan yoksun olan bir gençlik nasıl ki vatan müdafaası sırasında etkili olamıyorsa, insan denen varlığın kafa yapısı da ne derece tekamül ederse etsin, bedeni inkişafı noksan ve yetersiz olursa, o kafayı ileriye götüremez, taşıyamaz.
Bütün millet ve memleket evlatlarını sportmen yapabilmek için sarfedilen çalışmanın ehemmiyet ve kudsiyeti aynı derecede kıymetli ve mühimdir.
Spor, yalnız beden kabiliyetinin bir üstünlüğü sayılmaz. İdrak ve ahlak da bu işe yardım eder. Zeka ve kavrayışı kısa olan kuvvetliler, zeka kavrayışı yerinde olan daha az kuvvetlilerle başa çıkamazlar. Ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim.
Türk gençliği, sağlıklı yetişip spor yaparsa ulusumuzun geleceği güvence altındadır.
Açık ve kat'i olarak söyleyeyim ki, sporda muvaffak olabilmek için her türlü yardımdan ziyade, bütün milletçe sporun mahiyetinin ve değerinin anlaşılmış olması gerekmekte, onu kalpte muhabbet ve vatani bir vazife olarak telakki eylemek lazımdır.
Her boy ölçüşmede arkalarında Türk Milletinin bulunduğu ve Millet şerefini düşünmelerini Türk sporcularına meslek düsturu olarak kaydediyorum.
Ben sporcunun çevik ve namuslusunu severim.
Spor, ahlaktır. Türk gençliği, sağlıklı yetişip spor yaparsa ulusumuzun geleceği güvence altındadır.
Sporda başarılı olmak için bütün milletçe sporun niteliği ve değeri anlaşılmış olmak ve ona kalpten sevgiyle bağlanmak ve onu vatan görevi saymak gerekir.
Ben Türk gençliğinin spor yaparak güçlü olmasını isterim.
Büyük Türk Milletinin bu yoldaki hızını, her vasıtayla arttırmaya çalışmak, bizim hepimizin en kutlu vazifemizdir.
Medeniyetin emir ve talep ettiğini yapmak insan olmak için yeterlidir.
Hiçbir şeye ihtiyacımız yok, yalnız bir şeye ihtiyacımız vardır; çalışkan olmak!
Öğretmen bir kandille benzer, kendini tüketerek başkalarına ışık verir.
Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına Türk millet denir.
Benim naçiz vücudum nasıl olsa bir gün toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti yaşayacaktır.
Ordularımızın kazandığı zafer, sizin ve sizin ordularınızın zaferi için yalnız zemin hazırladı. Gerçek zaferi siz kazanacak ve devam edeceksiniz ve mutlaka başarılı olacaksınız.
Herkes ulusal görevini ve sorumluluğunu bilmeli memleket meseleleri üzerinde o düşünceyle, düşünüp çalışmayı görev edinmelidir.
Bilelim ki milli benliğini bilmeyen milletler başla milletlere yem olurlar.
Bütün ümidim gençliktedir. Anaların bugünkü evlatlarına vereceği terbiye eski devirlerdeki gibi basit değildir. Bugünün anaları için gerekli Vasıfları taşıyan evlat yetiştirmek, evlatlarını bugünkü hayat için faal bir uzuv haline koymak pek çok yüksek vasıflar taşımalarına bağlıdır. Onun için kadınlarımız, hatta erkeklerimizden çok aydın, daha çok feyizli, daha fazla bilgili olmaya mecburdurlar; eğer hakikaten milletin anası olmak istiyorlarsa.
Devrimin amacını kavramış olanlar sürekli olarak onu koruma gücüne sahip olacaklardır.
Atatürk Şiirleri
ATATÜRK'Ü YİTİRMEDİK
Yıllar üst üste katlandıkça
Acımasız uzadıkça
Çelik mavisi gözlerinde
Her geçen gün
Işığını çoğalttıkça
Güzel vatanımızı
Kurtardığın anıldıkça
Seni yitirmedik ki
Dün olduğu gibi
Bugün de aramızdasın her an
Buna inan Ata’m
Yüzyıllar da geçse aradan
Sen her zaman anılan
Kutsal bir kahramansın.
Süleyman APAYDIN
-
ATAM
Ülkemize, milletimize,
Çağdaş cumhuriyetimize,
Öğrettiğin ilkelere,
Her zaman bağlıyız Atam.
Gösterdiğin hedefe,
Arzuladığın medeniyete,
Türk gençliği el ele,
Koşarak gidiyor Atam.
-
BUGÜN 10 KASIM
Bugün 10 Kasım günlerden Perşembe,
Bir hüzün, durgunluk var milletimin üzerinde,
Ellerde çiçekler, yediden yetmişe,
Yürüyoruz ağırdan, sessizce Anıtkabir’e.
Bugün 10 Kasım günlerden Perşembe,
Ata’m artık gönüllerin en güzel yerinde,
Ellerde bayraklar giderken Anıtkabir’e,
Selam olsun önder Gazi Mustafa Kemal’e.
-
ATATÜRK
Sen Atatürk’ü tanımazsın çocuğum
Ne insandı O, ne insandı.
İzmir’e gelişini görseydin.
Ne şanlıydı O, ne şanlıydı.
Benzerdi sana, bana
Bizim gibiydi eli, ayağı
Ama bir yol baksaydın yüzüne.
İçin sevgisiyle dolardı.
Vapura biniyorsak dilediğimizde,
Sokakta geziyorsak hür,
İyi bak dört yana,
Atatürk’ün aklı görünür.
Arı Türkçe konuşuyorsak,
Türkçe düşünüyorsak bugün,
Her işimizde O’nun gücü.
Büyük öğretmeni Türk’ün
Halkımızın arasında, halktan,
Davul vurur dengi dengine.
Dünya rastlamış mıdır?
Atatürk’ün dengine.
Ulvi AKGÜN