Ortaçağ'dan Günümüze Gelen Cadı Nasıl Ortaya Çıkmıştır?
Ortaçağ'ın karanlık dönemlerinde cadı tabiri ortaya atılmıştır. Özel güçleri ve yetenekleri olduğuna inanılan cadıların insanlar için kötülüklerle dolu eylemler yaptıkları düşünülmektedir. Ortaçağ'dan günümüze kadar cadı tabiri gelmiştir ve hala kullanılmaktadır. Peki cadılar nasıl ortaya çıkmıştır.
İşte Ortaçağ'ın karanlık dünyasından günümüze kadar gelen cadılar hakkında bilgiler;
Cadılık Tarihi
Cadılık tarihi oldukça eski bir geçmişe sahiptir. Tarih boyunca cadılar, büyücüler, şamanlar ve diğer mistik figürler toplumda önemli bir yer tutmuştur. Ancak, cadılık aslında Orta Çağ'da Avrupa'da öne çıkmıştır.
Orta Çağ Avrupası'nda cadılık, kilisenin baskısı altında, özellikle de Papa IX. Innocentius tarafından 1484 yılında yayınlanan Malleus Maleficarum ("Cadıların Çekici") adlı kitapla yaygınlaşmıştır. Bu kitap, cadı avlarını yönlendirmek ve cadıların neden olduğu kötülüklerin engellenmesine yardımcı olmak amacıyla yazılmıştı.
Cadılık, Orta Çağ'da genellikle kadınlarla ilişkilendirilirdi. Bu, kadınların toplumsal konumunun zayıf olması, erkek egemen toplumda söz sahibi olamamaları, kadınların doğurganlık gücüne ve cinsel organlarına atfedilen mistik güçlerden kaynaklanmış olabilir. Kadınlar ayrıca, doğal şifa yöntemlerini kullanarak, mahallelerindeki sağlık sorunlarına çözüm bulma konusunda önemli bir rol oynadılar. Ancak, bu tür uygulamalar kilisenin dini otoritesine meydan okuduğu için, cadılık olarak adlandırılmaya başlandı.
Cadılık avları, genellikle suçlamalarla başladı ve şüphelilerin işkence altında itiraf etmesiyle sonuçlandı. İtiraf edenler, genellikle idam edilmeden önce işkence gördüler. Bu süreç, insan hakları ihlallerine neden oldu ve binlerce insanın ölümüne neden oldu.
Cadılık avları, 17. yüzyılda İngiltere'de sona erdi, ancak Amerika'da Salem cadı avları gibi bazı yerlerde daha da uzun sürdü. Cadılık hala bazı toplumlarda varlığını sürdürse de, genellikle modern çağda daha fazla özgürlükle kabul edilir hale gelmiştir.
Osmanlı'da Cadılık
Osmanlı İmparatorluğu'nun 600 yıllık tarihinde, cadılık gibi batıda yaygın olan mistik inançlar Osmanlı toplumunda pek yer almamıştır. Ancak, bazı özel vakalar Osmanlı tarihinde de cadılıkla ilgili suçlamaların ortaya çıkmasına sebep olmuştur.
Osmanlı tarihinde ilk cadılık suçlaması 1659 yılında İstanbul'da yaşanmıştır. İstanbul'da yaşayan iki kadın, büyü yaptıkları gerekçesiyle tutuklandı ve sorgulandı. Ancak, sonrasında olayın büyü değil, iki kadının ev sahiplerine borçlarını ödeyemedikleri için evlerindeki eşyaları satmak istedikleri için yalan beyanda bulundukları anlaşıldı.
Osmanlı İmparatorluğu'nda cadılık suçlamaları 18. yüzyılda arttı. Özellikle Karaman ve Konya'da yaşayan bazı insanlar, cadılıkla suçlandılar ve idam edildiler. Cadılık suçlamaları, bazı bölgelerde kadınların kötü muameleye maruz kalmalarına bile yol açtı.
Osmanlı toplumunda cadılıkla ilgili inanışlar genellikle Hristiyan ve Yahudi cemaatleriyle ilişkilendirilmiştir. Özellikle Rum, Ermeni ve Yahudi kadınlar, Osmanlı toplumunda genellikle cadılıkla suçlandılar. Ancak, Osmanlı yönetimi, cadılık suçlamalarına karşı oldukça temkinliydi. Bu konuda hukuki işlemler, sadece suçun kanıtlandığı durumlarda gerçekleştirilirdi.
Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerinde, Batı'dan gelen modernleşme hareketleri, cadılık gibi geleneksel mistik inanışları azalttı. Bu süreçte, Osmanlı yönetimi, Batı'dan getirilen düşünceleri benimsemeye ve eski inançları yavaş yavaş terk etmeye başladı.
Cadılar Nasıl Ortaya Çıkmıştır?
Ortaçağ dönemlerini kısa bir film şeridi halinde hatırlamaya ne dersiniz? Bu çağda Avrupa ülkeleri bir kör kuyu içindeydi, her türlü kötülüğün kol gezdiği, cahilliğin en üst safhada olduğu Avrupa coğrafyası adeta bir korkulu rüyadır. Avrupalı insanlar çağları sayarken Ortaçağı es geçerler çünkü bu çağ onların en büyük ayıplarının yaşandığı çağdır. Cadılık da bu lanetli ortamın içinde çıkmıştır.
Ortaçağda Avrupa’da farklı inanış şekilleri vardı. Şamanizm dinin parçası olan inanışlar doğrultusunda var oldular. Günümüzde de birçok kültürün bir parçası olarak yer almışlardır. Büyü ile uğraşıp kötülük yapan insanlar cadı olarak adlandırmışlardır. Bunlar kötülük ve karanlıktan gelenler doğrultusunda hareket etmişlerdir. Ortaçağ Avrupa’sında cadılık en büyük suçlardandı, bunun için cadı olan kişilere cadı avı yapılarak öldürülmüşlerdir.
Tabi bu cadıların sonunu getirmemiştir, günümüzde de cadının farklı şekilleri bulunmaktadır. Ancak bunlar cadı olarak tanımlanmamaktadır.
Cadılar Kimlerdir?
Cadılar, doğaüstü güçlere sahip olan ve kötülük yapan kişilerdir. Dinlere ve kültürlere göre aykırı insanlardır. Dünyada kötülük yapan ve iyilik yapan cadılar olarak bir ayrışma yapmak doğru olacaktır. Ancak yaptıkları işlerin doğru olmaması gerekçesiyle iyi ya da kötü ayrımı yapılmaz. İnsanlar cadıların adını anmazlar, onlardan uzak dururlar.
17. yüzyılda insanlar cadıları kontrol altına almak istemiş ve bu doğrultuda cadı avları düzenlemişlerdir. Cadıların yapmış oldukları işler bir tehdit olarak görülmüş bundan dolayı toplatılan cadıların hepsi katledilmiştir. Acaba cadılar yok edilmeseydi şu anda Avrupa’ya onlar mı hakim olacaklardı?
Anadolu coğrafyasında cadılık kötü büyü yapanlar olarak bilinmektedir. Anneden kızına geçer. Günümüzde de büyücülük halen devam etmektedir. Büyü iyi ya da kötü ayırmadan dinimizce lanetlenmiştir.
Halen de dünyanın dört bir yanında macumba, büyücülük ve şifacılık isimleriyle anılır. Mistik güçler doğrultusunda hareket eden insanlar her ne kadar kabullenmeseler de birer cadıdır. Bunun için şifacı diyerek kendinizi avutmayın. Bu çok büyük bir günahtır.
Büyü Nedir? | Sihir Konulu Cadı Filmleri |
---|
Cadıların güçleri var mıdır?
Cadıların güçleri olduğuna inanmak, kişisel inanışa ve kültürel geçmişe bağlıdır. Ancak, bilimsel olarak kanıtlanmış herhangi bir doğaüstü gücü veya büyü yapabilme yeteneğini destekleyen bir kanıt yoktur.
Cadılık suç mudur?
Cadılık, birçok ülkede suç olarak kabul edilir. Ancak, cadılık suçlamaları genellikle mistik inançlara, siyasi manipülasyonlara veya toplumsal baskılara bağlı olarak ortaya çıkar. Cadılık suçlamaları, çoğunlukla şiddet içermeyen suçlardır ve hukuk sistemlerinde genellikle düşük öncelikli suçlar arasında yer alır.
Cadılar neden genellikle kadınlarla ilişkilendirilir?
Cadılar genellikle kadınlarla ilişkilendirilir, çünkü kadınların tarihte güçsüz olarak kabul edildiği, erkek egemen bir toplumda yaşadığı dönemlerde, cadılık inancının kadınlar üzerindeki baskıyı artırdığı düşünülür. Ayrıca, kadınların doğum, doğa, hastalık ve ölüm gibi doğal olaylarla ilgili bilgi sahibi olmaları ve bu bilgiyi kullanmaları da cadılıkla ilişkilendirilmiştir.
Cadılık hala var mıdır?
Cadılık, bazı kültürlerde hala varlığını sürdürmektedir. Ancak, modern çağda bilimsel ve rasyonel düşünceye dayalı birçok ülkede, cadılık inancı azalmıştır. Cadılık inancının varlığı, kişisel inançlara, kültürel geçmişe ve toplumsal koşullara bağlıdır.