En Çarpıcı ve Etkileyici Sözler | Aşk, Hayat ve Derin Anlamlar

Çarpıcı Sözler

Hayatta bazen çarpıcı sözler okumak veya duymak, insana yepyeni bir perspektif kazandırır. Kimi zaman aşka dair söylediğimiz iki kelime sevdiğimizin kalbini yumuşatır, kimi zaman bir dostumuzla paylaştığımız laf sokucu söz ortamı hareketlendirir. Bu derlemede, birbirinden çarpıcı, kimi hüzünlü, kimi eğlenceli, kimi de aşk dolu etkileyici sözler bulacaksınız. Kısacası, her duyguya dair bir parça gerçeklik gizli burada.

Tenine dokunabilmek mi? Haşa! Gözüm göz menziline girsin yeter. Hadi düş düşlerime; tutmayana aşk olsun.

Yaşanılan en güzel zaman, en tarifsiz duygumsun. Seni nasıl gördüğümü, sende ne bulduğumu görmesinler.

Nasıl bittiyse bundan öncekiler, bu da biter. Bite bite sonunda ben de biterim. Olur, biter.

Uyumalıyım çünkü rüyamda da seni göreceğim, sevgilim.

Aç insanların karnını doyurduğum zaman bana kahraman diyorlar. Bunların neden aç olduğunu sorduğum zaman ise bana komünist diyorlar.

Masada bırakılmış çay gibiyim; gittikçe soğuyorum hayattan.

Biraz insan ol diyeceğim ama seni de zor durumda bırakmak istemiyorum.

Kadın ne kadar severse sevsin, yokluğuna alıştığı erkeği bir daha istemez.

Eğer bir kalp sevgisini geri çekerse, o kalpteki yaralar tüm bedeni sarar.

Diyorsun bana “yarensiz yaşa”. Yaşar mı bu beden ruhu olmasa?

Kendini bir şey zanneden bazı insanlar var, onları alıp mahalleden geçen eskiciye versen, karşılığında bir mandal dahi vermez.

Fazla ciddiye almayın bu hayatı; nasıl olsa içinden canlı çıkamayacaksınız.

Biraz da düşündürücü sözler katmak gerek bu satırlara. Çünkü hayatta mizah da, sorgulama da birlikte yürür.

Ayrılık, her sevgi şiirinin son mısrasıdır.

Nezaket ister iskarpin giysin, ister çarık, bastığı yeri çamurlamaz.

Fikir, uğradığı beynin değil, çıktığı dilin malıdır.

Kimi sözler laf sokucu olabilir, kimi sözler gönül alıcı. Ama dilden döküldüğünde, hepsi sahibinin niyetini gösterir.

Sen inanmaktan vazgeçme, gün gelir duan kabul olur.

Yalanlarla bir yere gidebilirsin, fakat asla geri dönemezsin.

Kalp söze başlayınca, akıl sağır olur.

Kimi zaman kısa sözler bile insanın kalbini delip geçer. Sözün uzun olması değil, etkili olması önemlidir.

Senin kimin kimsen yok mu keder? Benim bildiğim misafirlik üç gün deyince biter!

Acı verici yaralar onlardır ki, içlerinden kan değil, gözyaşı akar.

Neden mi yalnızım? Çünkü seni yaşadıkça, herkesi öldürdüm.

Bazen tokat gibi sözler gerçeği yüzümüze vurur. Belki canımızı yakar, belki de gözümüzü açar.

En Güzel Çarpıcı Sözler

Biz gevşeklere değer vermedik, değer verdiğimiz insanlar gevşedi. Öyle bir döngü ki, sadakat azaldıkça vefa değeri dibe vurdu.

“Sende, ben, imkansızlığı seviyorum, umutsuzluğu değil.”
- Nazım Hikmet

En güzel şiirlerde bile yazılamayan bir kafiye gibisin, sevgilim.

Her insan mutlu olamaz. Çünkü gereğinden fazla özler dünü, hak ettiğinden fazla düşünür yarını, ve hiç hak etmediği kadar bilinçsizce yaşar bugünü.

Eğer hala kızıyorsan, kendinle olan kavgan bitmemiş demektir. Eğer hala kırılıyorsan, gönül evinin tuğlaları pekişmemiş demektir. Eğer hala kınıyorsan, düşüncelerin yeterince berraklaşmamış demektir. Şems-i Tebrizi diyor ki: Kalbi doyurmayan, çarpıcı bir olgunluk yaşamaz.

Anladım ki insanlar susanı korkak, görmezden geleni aptal, affetmeyi bileni çantada keklik sanıyorlar. Oysaki biz istediğimiz kadar hayatımızdalar. Göz yumduğumuz kadar dürüstler ve sustuğumuz kadar insanlar.

Bazen bitmiş olanı sürdürmek istemek, insanın kendi ruhuna eziyeti gibidir. Bırakmak da bir sanattır. Ve bu sanat, cesaret gerektirir.

Bitmiş olan bir şey bitmiştir. Hayatımızda bir şey sona ererse bu bizim gelişimimize hizmet eder. O yüzden serbest bırakmak daha iyidir.

Bazen bitmek bilmeyen dertler yağmur olur üstüne yağar. Ama unutma ki, rengarenk gökkuşağı yağmurdan sonra çıkar.

Riyasız namaz kılanın dizi duadan yorulmaz.

Sessiz ol ve kendini bul. Kalabalığın sesi, kimi zaman insanın kendi iç sesini bastırır.

Hiç beklemediğin şeyleri, hiç beklemediğin insanlar yapar.

Hayatın sürprizleri bitmez. Bugün güvendiğin, yarın seni hayal kırıklığına uğratabilir. Kime ne kadar açılacağını bilmek, kendini korumak için önemlidir.

Hayatın ve aşkın içine atılmış bir tutam baldır senin varlığın. Sen olmadan hiçbir şey tadını bulamaz.

Vur kadehi ustam, bu gecede sarhoşuz. Kalan sağlar bizimdir, acıdan mayhoşuz. İki satırlık adamları musallat ettik ömrümüze. Bundandır böyle dibe vuruşumuz.

Gerçek her zaman mantığa uymaz. Kalp ile aklın mücadelesi bitmez.

Kırdığın yerden kırılırsın.

Birini gerçekten sevmek, onun mutluluğuyla mutlu olmaktır. Belki bu kadar çarpıcı cümle, yüreğinizi bıçağı tersine çevirir gibi sarsabilir.

Hasta olsam, sana bakarım şifa niyetine.

Birini geçekten sevmek, onun mutluluğuyla mutlu olmak demektir.

Sen seni özleyenin özleminden habersiz, özlemle özlenmektesin.

Kimi zaman sevilirken bile fark etmeyiz. Değer bilmek, sevginin en temel kuralıdır.

Laf Çarpıcı Sözler

• “Asla sevme, seversen ihanet etme; ihanet edeni de asla affetme!”
• “Ve anlıyor ki insan; değer vermek yalnızca matematikte işe yarıyor.”
• “Çok şey gördüm, beni yüzüstü gömün!”
• “Doğruyu söylemek değil, anlatmak güçtür.”

Fark ediyor musunuz, bazen çarpıcı sözler bize tokat gibi gelir. Ama kimi zaman da gözümüzü açar, inançlarımızı sorgulatır, belki de bizi yeni bir hayata başlatır.

“Çok şey gördüm, Beni yüzüstü gömün.”

Güvenemiyorum insanlara, dil başka olmuş yürek başka. Maskelerle dolu bir dünya, sahte gülüşlerin ardında saklanır.

“Fikir” diyorsun, belki çok güzel. Ama herkesin aklı aynı değil. Ve fikir çoğu zaman, dilde serbest kalıyor.

Sevgiyle ilgili tek sorun, seni sevmelere tek bir ömürde doyamayacak olmam.

Yalanların en iğrenci, ahlak adına edilenlerdir. İnsanın yüzüne gülerler, arkada bambaşka yüzlerini gösterirler.

Sen var ya sen, özlemlerin içinde en çok özlenensin.

İntihar köprüsü gibiyim bu günlerde, gözümden de, gönlümden de düşen düşene.

Boğazıma takıldı sevdan. Üç kere sırtıma vur, “helal” de; alışık değilim harama, ondan olacak herhalde.

Gönlümün meclisinde herkes konuşsun istemem. Yer gök şahidimdir ki, siyasi görüşüm yoktur senden başka.

Eğer cesur değilsen samimi olamazsın, sevemezsin, güvenemezsin. Cesaret, diğer her şeyin başlangıcıdır.

“Yolunu beklerken daha dün gece, kaçıyorum bugün senden gizlice. Kalbime baktım da işte iyice; anladım ki sen de herkes gibisin!”

Hayat, karşılaşmalar ve ayrılıklarla dolu bir yolculuk. Kimse olduğumuz yerde kalmıyor, zaman akıp gidiyor, insan da akıp gidiyor.

Kan bağı olanlar değil, gönül bağı olanlar anlaşabilir.

Normaller tehlikelidir, delilere güvenin. Çünkü deliler, yüreğiyle yaşar, maskeyle değil.

Hangi çiçek, diğerini “sarı açtı” diye ayıplar? Hangi kuş, farklı ötüyor diye diğeriyle kavga eder? Derisinden, dilinden ötürü öldürülüyor insanlar. Ah insanlar, her şeyi bulup da kendini bulamayanlar…

Kız dediğin İstanbul gibi olmalı: Fethi zor, fatihi bir tane olmalı.

Ben en azından katilimi tanıyorum. Fakat sen bir gün sevilmediğin bir yürekte kim vurduya gideceksin.

Sevmek suçsa, suç işledim. Ölmek buysa, ölümü seçtim.

Susmak kabullenmek değil, cevaptır. İnsan kısa cümleler kuruyorsa uzun yorgunlukları var demektir.

Benden “seni seviyorum” dememi bekleme sevgili. Bizde zikir sessiz çekilir.

Kartalın beğenmediğini kargalar kapışırlar.