Aşık Eden Sözler, Aşık Edici Mesajlar, Aşkla İlgili En Güzel Sözler
Aşık Edici Sözler ve Şiirler
En güzel aşık edici sözler burada... Güncellenmiş aşık eden sözler içeriğimizde daha önce yayınlanmamış en yeni aşk sözleri resimli bir şekilde sıralanmıştır. En güzel aşık edici sözler ve sevgiliye güzel sözler şeklinde listelenen içeriğimizle sizleri baş başa bırakıyoruz.
Birbirinden güzel ve etkileyici aşık edici 5 söz önerisi;
1. Sen, diye bir hastalığım var. Allah acil şifalar vermesin.
2. Mürekkepten denizler, kâğıttan gemiler yaptım. Sonra ismini her yere yazdım. İsmini yazınca seni sevdiğimi sandın, ben seni sevmedim sana taptım.
3. Doğan her günün sabahında, içimde gözlerini görebilmek aşkı olmasa, inan hiçbir şeye değmezdi yaşamak.
4. Kalbim yanıyor adeta adın kazındı bedenime her yerde ismin yazıyor nereye baksam seni görüyorum aşık oldum diyorum duy sesimi bir tanem.
5. Gitmek mümkün olsa gitsem uzaklara, sevmesem seni yaksam yüreğimi, savursam küllerimi dağlara denizlere, yeşerirdi küllerim sana olan sevgimle.
Kısa ve Anlamlı Aşık Edici Sözler
Öyle sözler vardır ki insanın kalbinin ritmini artırır. Aşk da kalbin ritminin artması değil midir? İşte, en güzel aşk dolu sözler, en etkili aşık edici sözleri sizler için bir araya getirdik. Birinin gönlüne girmek istiyorsanız o zaman çabalamalısınız. Haydi, aşkın büyüsünü çözün. En etkileyici aşk sözleri;
Öyle masum sevdim ki seni, gözlerine bakarken bile utandım.
Güneş dünyayı aydınlatıyor ya sevgili, sen de benim günümü aydınlatıyorsun.
Özlediğim bir var ancak yapabileceğim hiçbir şey yok!
Sen mavi giyin ben denizi unuturum.
Gönül almayı bilmeyen ömür emanet edilmez. Gel benim emanetim ol sevgilim.
Dünyanın en güzel gülüşünü ona vermişler sanki…
Yüreğiniz şarkı söylüyorsa eğer, hayat sizi mutlaka bir gün dansa kaldırır.
Takvimin en güzel yaprağıydı seni tanıdığım gün…
Sen benim içinsin sevgili… Benim İçimsin!
Senin için her zaman dua ediyorum nazar değmesin kalbine senin için şarkılar yazıyorum belki duyarsın gelirsin çaldığın kalbimle.
Gönlümün meclisinde herkes konuşsun istemem, kimse müdahale etmesin aşka. Yer gök şahidimdir ki siyasi görüşüm yoktur senden başka.
Aşk dediğin insana kaynar suyu başından aşağı döktürür buz gibi suyun içinde yüzdürür, aşk öyle bir şey ki benim gibi adamı geceleri seviyorum diye inletir.
Kalbim cam gibidir hemen kırılır sözlerim çok tanedir anlamlı, seni seviyorum cam kalbimin içinde sözlerim senin gibi her zaman anlamlı seviyor kalbim seni delikanlı.
Hani bazı şehirler vardır ya; saat 10′dan sonra kimsecikler olmaz… İşte sen’den sonrası, 10’dan sonrası!
Seni ve sensizliği düşündükçe, esen rüzgârların ardından yağan yağmurlar gibi sana ve sensizliğe ağlamak istiyorum.
Var mı daha ağır yük zamanı çekmek kadar. Yaşama sebebimsin, su kadar, ekmek kadar. Ayrılığın özlemin her şeyin bir hazzı var. Seni anlamak da güzel, seni beklemek kadar.
Gözlerinin ‘kahve’sinden koy ömrüme, kırk yılın hatırına ‘sen’de kalayım!
Varlığın bana yetmiyorken, yokluğunla avunmak zorundayım! Ya al götür kalanımı. Ya da gel, tamamla eksik kalan yanımı…
Aşık oldu garip kalbim sevdim seni kalbim oldu deli, adın kalbimde sayıklıyorum adını gündüz gece.
Gündüzüm gecem belli değil, seviyorum seni yalan değil, senin sayende oldum aşık, görmez gözüm senden başkasını artık…
Gözüm gözüne değmeden yazdığım şiirlerim melal. Varsın değmesin razıyım ey yâr böylesi daha helal!
Beni bir dakika değil bir saniye değil bir saniyenin onda biri kadar sev. Bir yıl değil on yıl değil bin yıl mesut olurum.
O kadar güzelsin ki yüzüne bakamıyorum. Titriyor ellerim, ellerini tutamıyorum. Öylesine bağlanmışım ki sensiz duramıyorum.
Sana yalan sözler yazıp gözünü boyamak istemiyorum, sana sakız olmuş şarkılardan sözler okumak istemiyorum sana kendimi veriyorum kalbimi veriyorum sana sözlerimi gözlerime bakıp okumanı istiyorum seni seviyorum kendi benliğimle seviyorum seni.
Beni karanlıktan aydınlığa, yalandan gerçeğe, ölümden ölümsüzlüğe götürdüğün için teşekkürler. Seni seviyorum!
Seni ilk görünce tutuldu dilim durdu dünyam sanki, seni ilk görünce hayat gözüme renkli geldi kalbim dile geldi seni görünce aşık oldu bu deli…
Aşk bir su damlası olsaydı okyanusları, bir yaprak olsaydı bütün ormanları, bir yıldız olsaydı tüm kâinatı sana vermek isterdim. Ama sadece seni seven kalbimi verebiliyorum.
Allah’ım beni öyle bir sonbahar ayazı öldür ki, sevdiğim mezarıma koyacak tek bir gül bile bulamazsın.
Rüzgârın kemanını çaldığı ve damlaların pencerene vurduğu bir gecede yatağına uzanıp hayalini kurduğun ve keşke dediğin tüm güzellikler senin olsun…
Karanlık gecede önemli değildir yıldızları görmek. Gündüzleri yıldızları görmek marifet, aşık olmak önemli değil, bir ömür boyu sevebilmek marifet.
Sana bahçeden gül değil güneşten atom koparıp getirmek istiyorum ama kalbim gibi ellerin de yanar diye korkuyorum.
Aşık oldu garip kalbim sevdim seni kalbim oldu deli, adın kalbimde sayıklıyorum adını gündüz gece.
Yaşanacak günleri hayal ediyorum seninle umutlarımı bağladım kalbine hayaller kuruyorum şimdi seninle seviyorum seni canım bebeğim.
Gündüzüm gecem belli değil, seviyorum seni yalan değil, senin sayende oldum aşık, görmez gözüm senden başkasını artık…
Gündüzüm gecem belli değil, seviyorum seni yalan değil, senin sayende oldum aşık, görmez gözüm senden başkasını artık
Kalbim cam gibidir hemen kırılır sözlerim çok tanedir anlamlı, seni seviyorum cam kalbimin içinde sözlerim senin gibi her zaman anlamlı seviyor kalbim seni delikanlı.
Yaşanacak günleri hayal ediyorum seninle umutlarımı bağladım kalbine hayaller kuruyorum şimdi seninle seviyorum seni canım bebeğim.
Ne zaman aklıma gelsen bütün sesler kulağıma seni söylüyor gibi oluyor nereye baksam sanki resmini gözüme tutuyorlar gibi, şarkılar bile adını söylüyor seni çıkarıyorum anlam olarak sen benim olmalısın bu hayatta bunu anladım yaşadıklarımdan.
Sevmek zor aşık olmak ise sevmekten daha zor gelir bazen insana seni tanıdığımdan beri aşk kitapları okumaya başladım şiirler ezberledim sayende bir tanem.
Güneş dünyayı ama sen günümü aydınlatırsın… Gel benim güneşim ol!
Benimle yaşlansana...Kitap okurum, çay demler, şiir yazarım sana...
Sen ruhuma cemre diye damlamadıktan sonra ben bu bedende neyleyim. Aşk da sen, hasret de sen, ben de sen…
Sen nereye, ben oraya adım adım… İnsan sevdikçe iyileşiyor artık anladım.
Kalp midir insana sev diyen, yoksa yalnızlık mıdır körükleyen? Sahi, nedir sevmek? Bir muma ateş olmak mı yoksa yanan ateşe dokunmak mı?
Aşık Edici Mesajlar, Resimli Aşık Edici Mesajlar
Sevdiğiniz kişiye yollayacağınız en etkili aşk mesajlarını sizler için bir araya getirdik. İşte bu muhteşem aşk mesajları ile seviğinizi kendinize aşık edebilirsiniz. En güzel aşık edici mesajlar, aşık edici sözler;
Ben seni dün sevmedim çünkü dün geride kaldı, ben seni o bugün de sevmeyeceğim çünkü bugün de bitecek. Ben seni yarın seveceğim çünkü yarınlar hiç bitmeyecek.
Seni tertemiz helal duygularımla sevdim seni bitmeyen öz güvenimle sevdim sana ben aşık oldum habersizce şimdi soluyorum duy sesimi inan bana seviyorum seni aşık oldum sana…
Yeminlerimi senin üzerine soluyorum gerçekten seni seviyorum yemin ederim bu sevgi sen öldüğün sürece yanımda bitmez bunu unutma.
Yorumsuz hayatıma ilk yorumu sen yaptın ve ben sana kapıldım ben sana aşık oldum yorumlarını bekliyorum ne diyorsun ?
Benimle tek zaman değil her zaman ol benimle bir saat olma her saat ol benim bir anlık değil her gün düşün çünkü ben öyle yapıyorum senin için sen bilmesen de.
Ben seni unutmak için sevseydim sana olan tutkunluğumu kalbime değil güneşin çıktığı zaman kaybolan buğulu camlara yazardım.
Var mı daha ağır yük zamanı çekmek kadar. Yaşama sebebimsin, su kadar, ekmek kadar. Ayrılığın özlemin her şeyin bir hazzı var. Seni anlamak da güzel, seni beklemek kadar.
Bir rüzgâr gibi hayatım savrulurken acımasızca sen çıktın karşıma tuttun elimi çektin hayatına, işte şimdi yaşamak nedir öğrendim yanında seviyorum seni aşkım.
O kadar güzelsin ki yüzüne bakamıyorum. Titriyor ellerim, ellerini tutamıyorum. Öylesine bağlanmışım ki sensiz duramıyorum.
Kalbim cam gibidir hemen kırılır sözlerim çok tanedir anlamlı, seni seviyorum cam kalbimin içinde sözlerim senin gibi her zaman anlamlı seviyor kalbim seni delikanlı.
Bir gözyaşı akıttım uğrunda yine yine seni anımsadım ve ağladım. Ama son gözyaşlarım sanma ki seni unuttuğumdan! Seni ölene kadar seveceğim derdim ya hep söz seveceğim o ana dek!
Yorulmuşken kalbim dönen dünya içindeki acımasız hayatta, seni gördüm içimdeki dünya dönmeye başladı durduramıyorum içimdeki dünyayı harekete geçirdin engel olamıyorum seni seviyorum seni.
Aşık Edici Şiirler - En Güzel Aşk Dolu Şiirler
Şiir aşkın ön bahçesidir. Şiirler de aşklar gibi yoğun bir duygu içerir. Mesela sevdiğinize sosyal medya aracılığıyla birbirinden güzel bu şiirleri yollayabilir, kendi duvarınızdan paylaşarak ona gönderme yapabilirsiniz. Aşkın en güzel halinidir şiir. Şiirlerle anlatamayacağınız, dile getiremediğiniz aşkınızı anlatabilirsiniz. İnanın aşkın en güzel dili şiirdir. Gelin şiirler aracılığıyla aşkımızı haykıralım. İşte en güzel aşık edici şiirler;
Aşk
Sen kocaman çöllerde bir kalabalık gibisin,
Kocaman denizlerde ender bir balık gibisin.
Bir ısıtır,bir üşütür,bir ağlatır,bir güldürür;
Sen hem bir hastalık hem de sağlık gibisin.
Özdemir Asaf
***
Aşk İki Kişiliktir
Değişir yönü rüzgarın
Solar ansızın yapraklar;
Şaşırır yolunu denizde gemi
Boşuna bir liman arar;
Gülüşü bir yabancının
Çalmıştır senden sevdiğini;
İçinde biriken zehir
Sadece kendini öldürecektir;
Ölümdür yaşanan tek başına,
Aşk iki kişiliktir.
Bir anı bile kalmamıştır
Geceler boyu sevişmelerden;
Binlerce yıl uzaklardadır
Binlerce kez dokunduğun ten;
Yazabileceğin şiirler
Çoktan yazılıp bitmiştir;
Ölümdür yaşanan tek başına,
Aşk iki kişiliktir.
Avutamaz olur artık
Seni, sevdiğin şarkılar;
Boşanır keder zincirlerinden
Sular tersin tersin akar;
Bir hançer gibi çeksen de sevgini
Onu ancak öldürmeye yarar:
Uçarı kuşu sevdanın
Alıp başını gitmiştir;
Ölümdür yaşanan tek başına,
Aşk iki kişiliktir.
Yitik bir ezgisin sadece,
Tüketilmiş ve düşmüş gözden;
Düşlerinde bir çocuk hıçkırır
Gece camlara sürtünürken;
Çünkü hiçbir kelebek
Tek başına yaşamaz sevdasını,
Severken hiç bir böcek
Hiç bir kuş yalnız değildir;
Ölümdür yaşanan tek başına,
Aşk iki kişiliktir.
Ataol Behramoğlu
***
Sevebilme İhtimali
Soğuk ve şehirlerarası otobüslerde vazgeçtim çocuk olmaktan
Ve beslenme çantamda otlu peynir kokusuydu babam...
Ben seninle bir gün Veyselkarani'de haşlama yeme ihtimalini sevdim.
İlkokulun silgi kokan, tebeşir lekeli yıllarında
Ankara'da karbonmonoksit sonbaharlar yaşanırdı o zaman
özlemeye başladım herkesi...
Ve bu hasret öyle uzun sürdü ki, adam gibi hasretleri özlemeye başladım sonra..
Bizim Kemalettin Tuğcu'larımız vardı...
Bir de camların buğusuna yazı yazma imkanı...
Yumurta kokan arkadaşlarla paylaşılan kahverengi sıralarda,
solculuk oynamaya başladık..
Ben doktor oluyordum sen hemşire, geri kalanlar kontrgerilla...
Kırmızı boyalarla umut ikliminde harfler yazılıyordu pütürlü duvarlara ve
Türk Dil Kurumu'na inat bir Türkçeyle...
Ağbilerimizden öğrendik, S harfinden orak çekiç figürleri türetmeyi..
Ankara'ya usul usul karbonmonoksit yağıyordu.
Ve kapalı mekanlarda sevişmeyi öneriyordu haber bültenleri.
Oysa Ankara'da hiç sevişmedim ben.
Disiplin kurulunda tartışılan aşkım olmadı benim..
Sınıfça gidilen pikniklerde kıçımıza batan platonik dikenleri saymazsak..
Ankara'ya usul usul kurşun yağıyordu..
Ve belli bir saatten sonra sokağa çıkmamayı öneriyordu haber bültenleri.
Oysa hiç kurşun yaram olmadı benim
Ve hiç bir mahkeme tutanağında geçmedi adım
Çatışmaların ortasında sevimli bir çocuk yüzüydüm sadece
Sana şiirler biriktiriyordum fen bilgisi defterimde, ama sen yoktun
Ben, senin beni sevebilme ihtimalini seviyordum, suni teneffüs saatlerinde
Okul servisi seni hep zamansız, amansızca bir lojman griliğine götürüyordu
Ben, senin benimle Tunalı Hilmi Caddesi'ne gelebilme ihtimalini seviyordum.
Ben, senin beni sevebilme ihtimalini seviyordum.
Yaz sıcağı toprağa çekiyor da tenimin çatlamaya hazır gevrekliğini
Sonra otobüs oluyordum, kırık yarık yolların çare bilmez sürgünü
Ne yana baksam dağ ve deniz sanıyordum
Muş ovasının yalancı maviliğini
Otobüs oluyordum bir süre
Yanımızdan geçen kara trenlerle yarışıyordum, yanağım otobüs camının garantisinde
Otobüs oluyordum
Bir ülkeden bir iç ülkeye
Çocukluğuma yaklaştıkça büyüyordum.
Zap suyunun sesini başına koyuyordum şarkılarımın listesinin
Korkuyordum
Sonra iniyordum otobüsten
Çarşıdan bizim eve giden, ömrümün en uzun,
ömrümün en kısa, ömrümün en çocuk,
ömrümün en ihtiyar yolunu koşuyordum.
Çünkü sonunda annem oluyordum, babam kokuyordum sonunda..
Soğuk ve şehirlerarası otobüslerde vazgeçtim çocuk olmaktan
Ve beslenme çantamda otlu peynir kokusuydu babam
Ben seninle bir gün Van'daki bir kahvaltı salonunda
Ben seninle sadece bilmek zorunda kalanların bildiği
bir yol üstü lokantasında
Ben seninle, Ağrı dağına mistik ve demli bir çay kıvamında bakan
Doğubeyazıt'ın herhangi bir toprak damında
Ben seninle herhangi bir insan elinin
terli coğrafyasında olma ihtimalini sevdim
Ben senin, beni sevebilme ihtimalini sevdim!
- Yılmaz Erdoğan
***
Seviyorum İşte
''Uzaktan seviyorum seni!
Kokunu alamadan,
Boynuna sarılamadan.
Yüzüne dokunamadan.
Sadece seviyorum!
Öyle uzaktan seviyorum seni!
Elini tutmadan.
Yüreğine dokunmadan.
Gözlerinde dalıp dalıp gitmeden.
Şu üç günlük sevdalara inat,
Serserice değil adam gibi seviyorum.
Öyle uzaktan seviyorum seni,
Yanaklarına sızan iki damla yaşını silmeden.
En çılgın kahkahalarına ortak olmadan.
En sevdiğin şarkıyı beraber mırıldanmadan.
Öyle uzaktan seviyorum seni!
Kırmadan,
Dökmeden,
Parçalamadan,
Üzmeden,
Ağlatmadan uzaktan seviyorum.
Öyle uzaktan seviyorum seni;
Sana söylemek istediğim her kelimeyi,
Dilimde parçalayarak seviyorum.
Damla damla dökülürken kelimelerim,
Masum beyaz bir kağıtta seviyorum.''
- Cemal Süreyya
***
Mona Rosa
Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.
Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak.
Kanadı kırık kuş merhamet ister.
Ah senin yüzünden kana batacak.
Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.
Ulur aya karşı kirli çakallar,
Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa.
Mona Rosa bugün bende bir hal var.
Yağmur iri iri düşer toprağa,
Ulur aya karşı kirli çakallar.
Açma pencereni perdeleri çek,
Mona Rosa seni görmemeliyim.
Bir bakışın ölmem için yetecek.
Anla Mona Rosa ben bir deliyim.
Açma pencereni perdeleri çek.
Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi,
Bende çıkar güneş aydınlığına.
Bir nişan yüzüğü bir kapı sesi.
Seni hatırlatır her zaman bana.
Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi.
Zambaklar en ıssız yerlerde açar
Ve vardır her vahşi çiçekte gurur.
Bir mumun ardında bekleyen rüzgar,
Işıksız ruhumu sallar da durur.
Zambaklar en ıssız yerlerde açar.
Ellerin, ellerin ve parmakların
Bir nar çiçeğini eziyor gibi.
Ellerinden belli olur bir kadın,
Denizin dibinde geziyor gibi.
Ellerin, ellerin ve parmakların.
Zaman ne de çabuk geçiyor Mona.
Saat onikidir söndü lambalar
Uyu da turnalar girsin rüyana,
Bakma tuhaf tuhaf göğe bu kadar.
Zaman ne de çabuk geçiyor Mona.
Akşamları gelir incir kuşları,
Konarlar bahçemin incirlerine.
Kiminin rengi ak kiminin sarı.
Ah beni vursalar bir kuş yerine.
Akşamları gelir incir kuşları.
Ki ben Mona Rosa bulurum seni
İncir kuşlarının bakışlarında.
Hayatla doldurur bu boş yelkeni.
O masum bakışların su kenarında.
Ki ben Mona Rosa bulurum seni.
Kırgın kırgın bakma yüzüme Rosa.
Henüz dinlemedin benden türküler.
Benim aşkım uymaz öyle her saza.
En güzel şarkıyı bir kurşun söyler.
Kırgın kırgın bakma yüzüme Rosa.
Artık inan bana muhacir kızı,
Dinle ve kabul et itirafımı.
Bir soğuk, bir mavi, bir garip sızı
Alev alev sardı her tarafımı.
Artık inan bana muhacir kızı.
Yağmurdan sonra büyürmüş başak,
Meyvalar sabırla olgunlaşırmış.
Bir gün gözlerimin ta içine bak
Anlarsın ölüler niçin yaşarmış.
Yağmurdan sonra büyürmüş başak.
Altın bilezikler o kokulu ten
Cevap versin bu kuş tüyüne.
Bir tüy ki can verir gülümsesen,
Bir tüy ki kapalı geceye güne.
Altın bilezikler o kokulu ten.
Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.
Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak.
Kanadı kırık kuş merhamet ister,
Ah senin yüzünden kana batacak.
Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.
- Sezai Karakoç