Dostoyevski Sözleri | Dostoyevski Kitaplarından Güzel Sözler
Dostoyevski Sözleri
"Samimi olmak, aptal olmamaya engel değildir."
- Dostoyevski
Küçük bir çocuğu üzen kişiye yazıklar olsun!
"Hayatta bazen birisine o kadar gereksinim duyarsınız ki; bunun sevgiden çok nefretten kaynaklandığını bile bile yine de katlanırsınız bir çok şeye."
- Dostoyevski
Bir zamanlar mutlu olduğum mekanları tekrar ziyaret etmeyi severim. Geri getirilemez geçmişi, şimdiki anda yeniden şekillendirmeyi severim.
"Kolay bir saadet mi, yoksa insanı yükselten bir ızdırap mı daha iyi?"
- Dostoyevski
Hayatta hep mutlu olursam hayalini kuracak neyim kalır?
Sevgi ile kin kalpte uzun süre barınamaz.- Dostoyevski
"Ayağının altındaki kaldırım taşları gibi her şey sağır, her şey cansızdır onun için."
- Dostoyevski - Suç ve Ceza
"Bizim gibi basit ve ölümlü insanlar en nihayetinde kaybediyordu."
- Dostoyevski – Kumarbaz
Mantığın durduğu yerde şeytan yardım eder.
- Dostoyevski
Eğer kirli bir ırmağı içine alıyorsan, bozulmadan kalabilmen için deniz olmalısın.
Olgunlaşmak; Hiçbir şeye şaşırmamaktır…
İnsan aklı çoğaldıkça, can sıkıntısı artar.
Sırf kalp kırmamak, kendime yakışanı yapmak için cevap veremediğim herkes kendini haklı zannetti…
Düşmanların mı var? Ne hoş. Bu hayatta bazı konularda karakterli bir duruş sergilemişsin demektir.
İnsanlara saygın sonsuz fakat sabrın sınırlı olsun.
İçten, güzel olan her şey, daima bağışlatır kendini.
İyi adamlar yalnızlıktan ölüyor. İyi kadınlarsa kötü adaların balkonlarından gökyüzüne bakarken
Her insan herkes karşısında her şeyden sorumludur.
Sevgi her zaman karşılık görür, kin de.
Zamana güven, her şey unutulur.
Fyodor Dostoyevski Unutulmaz Sözleri
Bir fikir ayrılığına rağmen karşındakine saygı duyabiliyorsan, insan olmuşsun demektir.
"Kapılarını kilitlemelerini gerektirecek bir şeyleri olmayan insanlar ne mutludurlar, değil mi?"
- Fyodor Mihailoviç Dostoyevski - Suç ve Ceza
Zaten insanlar mutsuz olmadıkça başkalarının mutsuzluğunu anlamıyor. Mutsuz bir insanın hassasiyeti çok daha kuvvetli oluyor.
"Anacığım, hayatın gerçek yüzünü yazar adı verilen kâğıt karalayıcılarından değil benden öğrenebilirsin."
- Fyodor Mihailoviç Dostoyevski – İnsancıklar
Bir insanın sevilmesi için kendini göstermemesi gerekir; yüzünü gösterdi mi sevgi ortadan silinir.
"Olmaz, bakarsın bir süre sonra ona sarıldığımı hatırladığında, diye düşündü, belki de tiksintiyle ürperir, onun hak etmediğim öpücüğünü çaldığımı düşünür!"
- Dostoyevski - Suç ve Ceza
Her mutsuzluğun ötesinde yine yaşam bekler; ama insana özgü bir yeteneksizliktir yaşayamamak. Yoksa hangi balık boğmuş kendini, hangi serçe atlamış damdan.
"Hepsinin halinde, en yakınlarının beklenmedik bir felaketi karşısında bile insanlarda her zaman görülen tuhaf bir sevinç duygusu vardı."
- Dostoyevski - Suç ve Ceza
"Yapayalnız olmanın, tek başına kalmışlığın sonsuz acı verici karanlık duygularıyla doluvermişti birden yüreği."
- Fyodor Dostoyevski - Suç ve Ceza
Demek beni sevmiyorsun?.. Dünya, hayır anlamında başını salladı. Svidrigaylov umutsuzlukla fısıldadı: - Beni… Sevemez misin? Hiçbir zaman?
Ama toplum, muhafazakarlık görevini yerine getirmek için çok kez bu insanları asıp kesiyor ya da her türlü hareket imkanından mahrum ediyor. Ama yine aynı toplum, bir nesil sonra bu astığı insanların anıtını dikip onlara tapıyor... İlk bölüm şimdinin adamıyken, ikinci bölüm, hep geleceğin adamıdır. Birinciler dünyayı korur ve onun nüfusunu çoğaltır, ikincilerse onu hareket ettirir ve asıl amacına doğru yürütürler.
Sevmek; Güzel birinde aşkı aramak değil, Bir başkasında; ‘Kendini bulmaktır.
Aslında insanı en çok acıtan şey; hayal kırıkları değil. Yaşanması mümkünken, yaşayamadığı mutluluklardır.
Sevmek; güzel birinde aşkı aramak değil. O kişide, bilmediğin bir zamanın beklenmedik bir anında, ‘kendini bulmaktır.
İnsanların birbirini tanıması için en iyi zaman, ayrılmalarına en yakın zamandır.
Kalbi olup da aklı olmayan bir kadın, aklı olup da kalbi olmayan bir kadın kadar mutsuzdur.
Hiçbir şeye şaşmamak, çok akıllı olmanın belirtisidir derler; bence aynı ölçüde ve aynı güçte ahmaklık belirtisidir de.
İnsan gayeye ulaşmak için çalışmayı sever, fakat ulaşmayı pek istemez; bu hal hiç şüphesiz çok gülünçtür.
Tanrı olmasaydı her şey mûbah olurdu.
Evlenme boşanma işi sırf kadınların elinde olsaydı, bir tek nikah sağlam kalmazdı.
Yanlış kişiden samimiyet beklediğin an, kırılıyorsun.
"İktidar, ancak eğilip onu almak cesaretini gösterenlere verilir."
- Dostoyevski - Suç ve Ceza
Tok olan açın halinden anlamaz derler; ama bazen, aç olan da açın halinden anlamıyor…!
Gözleri sürekli gözlerindeyse sana olan merakındandır; ama gözlerini senden kaçırıyorsa, o gözlerde sana ait bir şeyler vardır.
İnsanın ruhunu yücelten acı, ucuz bir mutluluktan daha değerlidir.
Hiçbir zaman doğru insan çıkmaz karşına. Ya zaman yanlıştır ya da insan.
İyi yürekli akılsız bir aptal, kötü yürekli akıllı aptallar kadar mutsuzdur. Bilinen bir gerçek bu. İşte ben iyi yürekli, akılsız aptalın biriyim. Sen de zeki, kötü yürekli bir aptalsın. İkimiz de mutsuzuz, ikimiz de acı çekiyoruz.
İnsanoğlu çok derin bir varlıktır. Ben tanrı olsaydım bu kadar derin yaratmazdım.
Bu dünyadaki en zor şey, kendi kendine sadık kalmaktır.
Düştüğünde yanında olan değil, kalkman için el uzatan dosttur. Unutma, kötü günde katkısı olmayanın iyi günde hissesi yoktur.
Rus’u kazıyın, altından kesinlikle Kazak çıkar.
Seni benden koparıyorlar. Hayır, hayır! Seni değil; kalbimi koparıp götürüyorlar. Nasıl iştir bu? Hem ağlıyor, hem gidiyorsun.
Herkesin yanlış yaptığı şeyi sen doğru yaparsan; Herkesin yaptığı doğru, senin yaptığın yanlış olur.
Bir anne için, evladının kapısında durup, ondan sadaka ister gibi sevgi dilenmekten daha onur kırıcı bir şey olamaz.
Bil ki, İnsanın değerini varlığı değil yokluğu gösterir. Unutma, Yokluğu bir şey değiştirmeyenin, varlığı gereksizdir.
Bir kadının yaşamı; herhangi bir erkeğe boyun eğip bağlanmak için bir arayıştan başka bir şey değildir.
Dostoyevski Sözleri Kısa
Doğruluk yolundan ayrılmayanların, ermişlerin ve din uğruna ölenlerin hepsi mutluydu.
Her aşk geçicidir ama uyumsuzluk bakidir.
Şimdi neyim ben? Bir sıfır. Yarın ne olabilirim? Yarın, dirilip yeniden yaşamaya başlayabilirim! Tümüyle mahvolup gitmeden önce, içimdeki insanı bulabilirim.
Aşk!.. Aşk her şeydir. Aşk bir kızın, değeri elmaslarla ölçülemeyecek servetidir. Böyle bir aşk için her şeyini verecek, bile bile ölüme gidecek erkekler vardır. Ya seninkinin değeri nedir?
... ama karı koca ya da iki sevgili arasında geçen olaylar üzerine asla kesin konuşmayın. Bu işlerde yalnızca ikisinin bildiği, dünyada başka hiç kimsenin bilmediği, haberinin olmadığı gizli bir nokta her zaman vardır.
Bizler günahla, haksızlıkla, çeşitli dalaverelerle kapalıyız, ama dünyanın bir köşesinde kutsal, büyük birisi var; o, hak yolundadır, hakka ulaşmıştır, öyleyse dünya da hak vardır; günün birinde bize de gelmesini bekleyebiliriz. Kitapların vaat ettiği gibi, bir gün bütün dünyada hükmünü sürmeye başlayacaktır.
Ne ben bir kimseye benziyordum, ne de bir başkası bana. "Onlar hep birlikte, bense onlardan farklıydım" diye derin düşüncelere dalıyordum. Bundan da anlaşılıyor ki, henüz çok toydum.
Bazı garip dostluklar vardır. İki dost ellerinden gelse birbirlerini yerler ya, yine de içtikleri su ayrı gitmez ömürleri boyunca. Birlikte olmadan edemezler. İkisinden biri aklına esip de bu dostluk bağını koparayım dese, hemen ertesi gün yatağa düşer, belki kederinden ölebilir bile.
"Bizim gibi basit ve ölümlü insanlar en nihayetinde kaybediyordu."
- Fyodor Mihailoviç Dostoyevski
Olaylar elle tutulur, olaylar kendini belli eder, olaylar her şeyi açığa vurur ama duygular başka şeydir.
Ezilen bir adama, etrafındaki herkesin velinimet kesilmesi son derece ağır gelir.
"Baylar, yemin ederim, her şeyi fazlasıyla anlamak bir hastalıktır; hem de tam anlamıyla, gerçek bir hastalık. Normal bir insanın anlayış gücü çok olmamalıdır."
- Fyodor Mihailoviç Dostoyevski - Yeraltından Notlar
Pederlerim ve hocalarım , bazen, "Cehennem nedir ?" diye düşündüğüm olur. Bence cehennem, sevememekten doğan bir acıdır.
Her şeyi fazlasıyla anlamak bir hastalıktır; hem de tam anlamıyla, gerçek bir hastalık.
Ah Tanrım ne uzun bir zaman dilimidir insan ömründe bir anlık mutluluk. Sırf bunun için bir ömür yaşamaya değmez mi?
Ruhumuzda aynı anda iki sonsuzluk vardır. Biri sayısız yüksek ideallerle doludur, öbürü ayaklarımızın altında en alçakça, en adice şeylerle dolu olan bir uçurumdur.
Ne ben herhangi birine benziyordum, ne de herhangi biri bana benziyordu. Ben tek başımaydım, onlarsa hep birlikteler diye derin düşüncelere dalıyordum…
Kardeşlerim sevgi eğitici bir güçtür, ancak elde edilmesi zor, aşırı çaba isteyen bir iştir. Çünkü belirli bir an için değil sonuna kadar sevebilmek gerekir...
Gerçekçinin imanı mucizeden doğmaz; iman, mucizeleri doğurur.
İnsanlık, üstün asta insanca davranması, memur yazıcıya, yazıcı kapıcıya, kapıcıdan köylüye kadar herkesin toplumsal düzende kendinden aşağıda olanlara iyi davranması beklenen devrimin, yeniden doğuşun temel taşı olabilir.
"Kimi zaman insanda 'hayvanca' bir zalimlik olduğundan dem vurulur ama hayvanlara yapılan korkunç bir haksızlık, bir hakarettir bu. Bir hayvan asla insan gibi zalim olamaz; böylesine ustalıklı, böylesine sanatsal bir zalimlik insanda olur sadece."
- Dostoyevski - Karamazov Kardeşler
İnsanlara sevgim uğruna çalışmaktan beni soğutacak tek şeyin nankörlük olduğunu.
"Aslında para insana yetenek bile kazandırdığı için aşağılık, nefret edilecek bir şeydir."
- Dostoyevski – Budala
Bir insanı, hele hele bir çocuğu iyi yola sokmak istiyorsan itip kakmayacaksın onu... Çocuklara bir kat daha özenle davranmak gerekir. Ah siz ilerici kafasızlar, dünyadan haberiniz yok! İnsana saygınız yok.
Büyük düşünceler büyük bir zekâdan çok, büyük bir kalpten doğarlar.
İnsan yapıcıdır, yeni yollar açmayı sever; bu su götürmez bir gerçektir. Fakat neden acaba bir yandan da yıkmaya, her şeyi kaos haline getirmeye bayılır?
Böylece çok ilgi çekici, değerli yönleri olan, meraklı, yer yer gizemli hatta birçok fantastik olaylarla dolu hikayem tam bir melodram dekoru içinde geçtiği halde, ben inadına düpedüz, silik, belki de aptalca bir çocuktan başka bir şey değildim.
Hayır efendim, asaleti olmayan bir harekete yanaşmazdım ben.
İnsan kendisine olan saygısını, onurunu ve güvenini yitirdiği an işi bitmiş demektir. Alabildiğine bir baş aşağı düşüş yaşar.
Kendimi türlü türlü şekillere sokarak hırpalamamın , işkence etmemin sebebini soracak olursanız, size, boş durmaktan canım sıkıldığı için çeşit çeşit marifetleri denedim, diye cevap veririm ki, gerçekten de öyle. Siz de kendinizi iyice bir yoklayacak olursanız, bunun böyle olduğunu anlarsınız baylar.
Her şeyi konuştular mı, yoksa konuşmaya gerek kalmadan mı anlaştılar? Çünkü kimi zaman böyle olur; Sözler hiçbir işe yaramaz. İnsanlar, birbirlerinin fikrini gözlerinden anlarlar…
Asıl kötülüğüm nereden geliyor bilir misiniz baylar ? En büyük kepazeliğim her an, en kızgın anlarda bile, hiç de kötü, hırçın bir insan olmadığımı, sadece serçeleri ürküten kaynana zırıltıları misali kuru gürültü çıkardığımı utana sıkıla idrak etmemdir.
Bir kere kendini duygularına kaptır, bir anlığına şuurunu susturup, düşünmeden , esas aramadan hareket et, nefret et, sev, daha doğrusu boş durmamak için bir şeyler yap bakalım. En geç öbür gün bu bilinçli kandırmaca yüzünden kendi kendini küçümsemeye başlarsın. Sonuç : sabun köpüğü ve adalet.
"Çok ufak şeyler” ama önemli olan da bu ufak şeyler. İşte her zaman bu ufak şeyler mahveder her şeyi…"
- Fyodor Mihailoviç Dostoyevski - Suç ve Ceza
Fakat en çok dokunan da her yerde ve her zaman haklı ya da haksız bir çeşit doğa yasasına boyun eğer gibi, herkesten önce kendimi suçlu görüyor olmamdı.
Amacına ulaşmak için hiçbir şeyi hor görme. Tam ulaşamazsan bile dene; belki başarırsın... Hepimizin güvenimizi bağladığımız şu "belki" hiç de azımsanmayacak bir umuttur.
Övülmekten hoşlanmayan bütün temiz, mert, iyi yürekli insanlar gibi sözlerimden sıkılmıştı :- Çay ister misiniz ? diye sözü değiştirdi.
Bir sihir ya da mucizeli bir güç, son yıllarda geçirdiklerimi unutturabilse, dinç bir kafayla, yeni bir güçle her şeye yeniden başlasam...
"Evet, sadece bizim ülkemizde en aşağılık, en adi insanlar aynı zamanda çok namuslu olabilirler."
- Fyodor Mihailoviç Dostoyevski - Yeraltından Notlar
Yılları bir uyur gezer gibi peş peşe harcamak, dünyadan bihaber yaşamak , ne bedbahtça!
Gerçek hayat da zorlu, ıstıraplıydı... Biri göğsünden kalbini söküyormuşçasına acı çekiyordu...
İyiyi, "yüce ve güzel her şeyi" anladıkça bataklığıma daha çok batıyor, canlılığımı daha çok yitiriyordum.
"Sonra şöyle dedi: Konuşmak istiyor, konuşamıyordum."
- Fyodor Mihailoviç Dostoyevski - Beyaz Geceler
Ah, keşke hemen düşebilsem yollara! Yarın yeniden doğmuş gibi olabilsem!
"Gözlerimden yaşlar boşandı. Sanırım, ömrümde ilk kez oluyordu böyle bir şey. Gözyaşlarımı bir türlü tutamıyordum."
- Fyodor Mihailoviç Dostoyevski - Kumarbaz
Bence, şeytan diye bir şey gerçekte yoksa, insanoğlu uydurmuşsa onu; kendine bakarak, kendisini örnek alarak uydurmuştur.
Dostoyyevski Suç ve Ceza Kitabından Alıntı Sözler
"Söyle bayım, acıyor musun bana?"
- Fyodor Mihailoviç Dostoyevski - Suç ve Ceza
Acı ve ıstırap daima büyük bir zeka ve derin bir yürek için kaçınılmazdır. Gerçekten büyük insanlar, sanıyorum ki, yeryüzündeki en büyük üzüntüye sahiptir.
Kendine ait bir yalan, başkalarına ait gerçekleri tekrarlamaktan belki de daha iyidir.
Zeka, bence parlak bir varlık, tabiatı güzelleştiren bir süs, hayatın bir tesellisidir.
Her şey insanın içinde yaşadığı ortama, şartlara bağlıdır. Her şeyi belirleyen çevredir, insansa bir hiçtir.
İnsanın zihni neyle meşgulse rüyasında onu görür. Hele içiniz rahat olmadı mı, gerçeğe ne kadar da uyar rüyalarımız!
Sevimli bir şeydir yalan, çünkü gerçeğe götürür bizi. Hayır, kötü olan, yalan söylerken söyledikleri yalana kendilerinin de inanmaları.
Bir insanı, hele hele bir çocuğu iyi yola sokmak istiyorsan itip kakmayacaksın onu... Çocuklara bir kat daha özenle davranmak gerekir. Ah siz ilerici kafasızlar, dünyadan haberiniz yok! İnsana saygınız yok.
İnsan ne kadar kurnazsa, basit şeylerden tuzağa düşürüleceğinden o kadar az kuşku duyar.
İnsanın ruhunu yücelten acı, ucuz bir mutluluktan daha değerlidir.
Sonsuz bir karanlığın sonsuz bir denizin ortasında ayakta durabilecek bir kaya parçasının üstünde sonsuza kadar durmaya razıydı, bile bile ölmektense. Yaşamak, sadece yaşamak! Hayat ne olursa olsun yaşamak...
İktidar, ancak eğilip onu almak cesaretini gösterenlere verilir. Bir tek şey söz konusuydu burada, cesaret!
Önce biraz ağladılar ama alıştılar şimdi. Aşağılık insanoğlu her şeye alışır!
Kimi zaman hayatta hiç tanımadığımız kişilerle öyle karşılaşmalar olur ki, kendileriyle daha bir kelime konuşmadan ilk bakışta onlarla ilgilenmeye başlarız.
Başkalarının zavallılığına bakıp kendi haline şükredenlerden tiksiniyorum.
Burada aptalca sayılan bir şey, yarın komünde akıllıca görünecek; burada şimdiki şartlar altında doğal olmayan bir şey, orada tamamen doğal sayılacaktır...
Acı ve üzüntü, vicdan ve derin bir yürek için her zaman zorunludur.