Friedrich Nietzschce'nin En Güzel Sözleri, Şiirleri
Yaşadığı zaman anlaşılmayan yazar, sonradan da pek anlaşıldığı düşünülemez. Nietzsche'in bir sözünü bir kez okuyarak anlamış olmuyorsunuz; en azından birkaç kez okuyup o söz üzerinde uzunca bir düşünmeniz gerekiyor. Söz oyunları, derin anlam dolu olduğu sözlerin altında bir sürü anlam yüklüdür.
Nietzsche, kendi düşündüklerini tam olarak yazamadığı, yazdıklarını da tam olarak anlamlandırmadığı için delirmiştir. Büyük düşünce adamı yaşadığı zaman diliminde ve sonrasında da tam olarak anlaşılmamıştır. Anlaşılması güç olan Nietzsche, gelmiş geçmiş en felsefi düşünceye sahip düşünürlerden biridir.
Biliyorum, anlamak zor ancak anlamak için çaba sarf etmek çok güzel. Hayat felsefesini yazılarında bizlere çok iyi hissettiren Nietzsche’nin Böyle Buyurdu Zerdüşt, Ecco Home , İyinin ve Kötünün ötesinde, Deccal kitaplarını okumanızı tavsiye ediyorum.
Friedrich Nietzschce'i Kısaca Tanıyalım
Friedrich Nietzsche, (15 Ekim 1844- 25 Ağustos 1900) yılları arasında yaşamış Alman filolog, filozof, kültür eleştirmeni, şair ve bestecidir. Din, ahlak, modern kültür ve felsefe üzerinde yapmış olduğu ironi ve aforizma dolu üslup ve eleştirileriyle ilgili yazılar yazmış, günümüze gelmeyi başaran ünlü bir düşünürdür. Nietzche’nin merkezi fikrini oluşturan temeller Apollon Diyonysos ikiliği, Perspektivizm, Güç İstenci, Tanrının Ölümü, Üstinsan ve bengi dönüş oluşturuyor. Nietzsche anlamak bu kavramları anlamaktan geçiyor. Bu kavramlar anlamak için de Nietzsche’nin kitaplarını okumak gerekir. Kitabını okuyunca derinliklerin içinde kaybolabilirsiniz. Derinliğe inmeden anlamak da mümkün olmuyor. Bütün bu oluşumlar, düşünceler Nietzsche’nin delirmesine yol açmıştır. Beyninde çıkan tümör nedeniyle vefat etmiştir.
Friedrich Nietzsche'nin Başlıca Eserleri
- Böyle Buyurdu Zerdüşt
- İyinin ve Kötünün Ötesinde
- Ahlakın Soykütüğü Üstüne
- Deccal
- Müziğin Ruhundan Tragedy
- Ecce Homo
- Şen Bilim
- İnsanca, Pek İnsanca
- Güç İstenci
- Zamana Aykırı Düşünceler
- Tan Kızıllığı
- Neden Böyle Bilgeyim
- Nietzsche Wagner’e Karşı
- Kız Kardeşim ve Ben
Friedrich Nietzsche'nin Özlü Sözleri
Her sözü teker teker önce okuyun, sonra düşünün ve en son olarak anlamlandırın. Nietzsche, okuyup da geçeceğiniz bir düşünür değildir. Sözlerini anlamak için derinliğine inmeniz gerekecektir. İşte Nietzsche'nin en güzel özlü sözleri, felsefi sözleri;
- Benim sevdiğim insan, ruhu kendini harcayan, teşekkür beklemeyen ve geri vermeyendir: çünkü o, hep armağan eder ve kendini esirgemek istemez.
- İnsan sıkı tutmalı yüreğini; çünkü gitmesine izin verirse, çok geçmeden aklı da gider peşinden.
- Sevdiğiniz insanları düşünüyorsunuz, ama daha derine inin, sonunda sevdiğinizin onlar olmadığını göreceksiniz, siz bu sevginin içinizde yarattığı duyguları seviyorsunuz.
- Elimizde bir çiçek varken gözümüze yalnızca dikenleri görünür, uzaklarda ise bir diken vardır; gözümüz hep çiçeğini görür!
- Dilencileri yok etmek gerek, çünkü insan onlara verince de pişman oluyor, vermeyince de.
- Durur ve dikkat kesilir: Nedir yanıltan onu? Nedir kulaklarından hiç gitmeyen bu uğultu? Bir vakitler o zincirlere vurulmuş insanın iç dünyası. Şimdi hep zincir şakırtılarıyla dolu!
- İnsan unutmayı bir türlü öğrenemeyip de hep geçmişe bağlı kaldığı için şaşar durur kendi kendine de: İstediği kadar ileri ve çabuk yürüsün, zinciri ile birlikte yürür, hızla akıp geçen olaylara bağlıdır gene de.
- Kimine göre yalnızlık, hasta kişinin kaçışıdır; kimine göre de, hasta kişilerden kaçıştır.
- En tinsel insanlar, en güçlüler olarak, mutluluklarını, ötekilerin kendi batışlarını bulabilecekleri yerlerde bulurlar.
- Eylem ve vicdan genellikle uyuşmazlar. Eylem, ağaçtan ham meyveleri toplamak isterken, vicdan onları gereğinden çok olgunlaşmaya bırakır, ta ki yere dökülüp ezilinceye kadar.
- Yükseklere doğru, yaşam gittikçe sertleşir, -soğuk artar, sorumluluk artar. Yüksek bir kültür, bir piramittir: ancak geniş bir taban üzerinde durabilir.
- Seni övdükleri sürece, kendi yolunda gittiğini sanma sakın; başkasının yolunda gidiyorsun.
- Varacağım ereğime, ben kendi yolumu yürüyorum; duraklayanların ve geride kalanların üzerinden atlayacağım. Benim ilerleyişim, onların batışı olsun böylece
- Mahkum ediyorum Hıristiyanlığı; ona, şimdiye dek herhangi bir savcının ağzından çıkan en korkunç suçu yöneltiyorum. O benim için düşünülebilir yozlukların en yükseğidir, olanaklı en son yozluğun istemi olmuştur.
- İnsan en cesur hayvandır; cesaretiyle yenmiştir her hayvanı zafer çığlıklarıyla yenmiştir her acıyı; ama insanınacısı en derin acıdır.
- Pek çok yanlış ihtişamı yeryüzünden yeniden kaldırmamız gerekiyor, çünkü bu bizden hak talep eden her şeye karşı haksızlıktır! Bizi buna dünyayı olduğundan daha uyumsuz görmemek isteği mecbur ediyor!
- Taş ve sopa kemiklerimi kırabilir ama ölüm beni incitemez, hiç bir zaman.
- Ümit mi? Ümit en son kötülüktür. Ümit kötülüklerin en kötüsüdür, çünkü işkenceyi uzatır.
- En iyisi, sevinmeyi öğrenelim; böylece başkalarına acı vermeyi ve acıları düşünmeyi unuturuz.
- Ne hayırlıyız, ne hayırsız. İyiyle kötünün ötesinde bulduk adamızı.
- En yüce dağımın önündeyim: bu yüzden, şimdiye kadar yükseldiğimden de çok, derinlerime inmeliyim.
- Hepsi de tahtı bulmak ister. Onların deliliğidir bu: tahtın üstünde oturan mutluymuş gibi! Taht da çoğu zaman çamurlar üzerindedir.
- Gülüyorlar ve anlamıyorlar. Bu kulaklara uygun ağız değilim ben.
- Tanrı'yı seviyorum. İnsanları değil, insan fazlasıyla kusurlu bir varlık çünkü. Bence insan sever olmak felaketim olurdu.
- "Kardeşlerim, ruhun aslanlaşmasına ne gerek var? Dayanıklı ve saygılı bir yük hayvanı neye yetmez?
- Özgürlüğe ermek ve göreve karşı kutsal bir hayır diyebilmek. Kardeşlerim, işte bunun için aslan gereklidir."
- "İnsanlar arasında olmak, hayvanlar arasında olmaktan daha tehlikeli. Zerdüşt tehlikeli yollardan yürüyor. Bana hayvanlarım yol göstermeli."
- " Zerdüşt; 'şerefimle söylerim ki dostum, söylediğin şeylerin hiçbiri yoktur. Şeytan yoktur ve cehennem yoktur. Ruhun bedeninden daha önce ölecektir. Artık hiçbir şeyden korkma."
Friedrich Nietzsche'nin Felsefi Sözleri
- Biri kendi düşüncesine bağlı kalır; çünkü ona kendi kendine ulaşmış olduğunu sanır. Öteki ise, onu zahmetle öğrendiği ve onu anlamış olmakla övündüğü için bağlıdır düşüncesine. Sonuç olarak, her ikisi de kendini beğenmişlik …
- İçine doldurulacak çok şey olduğu zaman, günün yüzlerce cebi vardır.
- Bir düşmanla savaşarak yaşayan kişinin, düşmanını hayatta bırakmakta yararı vardır.
- Açıklanmamış karanlık bir konu apaçık bir konudan daha önemli sanılır.
- Sadece karşıtları can sıkıcı olmayı sürdürdükleri için, arada bir, bir davaya bağlı kalırız.
- Bir insan kendini hep çok büyük işlere adadığında, onun başka bir yeteneğinin olmadığı pek görülmez.
- Açıkça büyük amaçlar tasarlayan ve daha sonra bu amaçlar için oldukça yetersiz olduğunu gizlice kavrayıveren kimse, çoğu zaman bu amaçlardan vazgeçecek kadar da güçlü de değildir. İşte o zaman ikiyüzlülük kaçınılmazdır.
- Gür ırmaklar kendileriyle birlikte bir çok çakıl ve çalı çırpıyı da sürükler; güçlü ruhlar da bir çok aptal ve mankafayı.
- Bir insanın gerçekten ele almış olduğu düşünce özgürlüğü ile, onun tutkuları ve hatta arzuları da gizli gizli kendi üstünlüklerini göstereceklerini sanırlar.
- Bir insan yoğun ve kılı kırk yararak düşündüğü zaman, sadece yüzü değil gövdesi de çekinceli bir havaya bürünür.
- Ruh arayanda, hiç ruh yoktur.
- İnsan yığınlarının davranış biçimlerini önceden kestirmek için, onların güç bir durumdan kendilerini kurtarmak için hiçbir zaman çok önemli bir çaba göstermediklerini kabul etmek gerekir.
- İnsan kahkahalarla güldüğü zaman, kabalığı ile tüm hayvanları geride bırakır.
- Eylem ve vicdan genellikle uyuşmazlar. Eylem, ağaçtan ham meyveleri toplamak isterken, vicdan onları gereğinden çok olgunlaşmaya bırakır, ta ki yere dökülüp ezilinceye kadar.
Friedrich Nietzsche'nin En Güzel Şiirleri
Nietzsche'ye ait birbirinden güzel şiirleri sizler için bir araya getirdik. Nietzsche'nin şiirleri de sözleri gibi oldukça güzel ve anlam doludur. İşte, en güzel Nietzsche'nin şiirleri;
Ecce Home
Evet, biliyorum nereden geldiğimi
Daim aç bir alev gibi
Yakıp tüketirim kendimi
Işığa döner anladığım herşey
Geride bıraktığım ne varsa kül
Ateş benmişim demek ki
***
Salomeye
Öyle bir hayat yaşadım ki
Cenneti de gördüm cehennemi de
Öyle bir aşk yaşadım ki
Tutkuyu da gördüm pes etmeyi de
Bazıları seyrederken hayatı en önden
Kendime bir sahne buldum oynadım
Öyle bir rol vermişler ki
Okudum okudum anlamadım
Kendi kendime konuştum bazen evimde
Hem kızdım hem güldüm halime
Sonra dedim ki "söz ver kendine"
Denizleri seviyorsan, dalgaları da seveceksin
Sevilmek istiyorsan, önce sevmeyi bileceksin
Uçmayı seviyorsan, düşmeyi de bileceksin
Korkarak yaşıyorsan, yalnızca hayatı seyredersin
Öyle bir hayat yaşadım ki, son yolculukları erken tanıdım
Öyle çok değerliymiş ki zaman
Hep acele etmem bundan,
Anladım...
***
Yeni Denizlere Doğru
Oraya gitmek istiyorum, oraya
Artık güvenim var koluma, kendime
Önümde uzanan açık deniz
Bir gemi taşıyor beni engine.
Her şey pırıl pırıl, daha yeni
Uyur mekânda, zamanda öğle vakti
Yalnız senin gözlerin, ey sonsuz!
Senin bakışın seyreder beni.
***
Sadece Deli, Sadece Şair
Kararan havayla,
çiyin avuntusu olmaktayken
yeryüzüne doğru,
görülmezce, işitilmeden
-çünkü yumuşacık patikler giyinir
avutucu çiy, bütün avuntuyla yumuşamışlar gibi-
anımsarsın sen, sıcak gönül, anımsarsın,
bir zamanlar nasıl susadığını,
kutsal gözyaşı ile çiy yağmurlarını özleyerek
yanıp tutuşurken, bitkinlikle susadığını,
kem gözlü akşamüstü güneşinin bakışları
sararmış otlu patikalar üzerinde
kararmış ağaçların içinden geçip dolaşırken çevrende,
güneşin kör edici kor bakışları, acı vermekten haz duyan.
“Hakikatin yavuklusu -sen ha? diye alay ederlerdi-
hayır! bir şair sadece!
bir hayvan, kurnaz yırtıcı sürüngen,
yalan söylemesi gereken,
bilerek isteyerek yalan söylemek zorunda,
av arzusunda,
elvan elvan maskelenmiş,
kendine maske,
kendine av
bu ha –hakikatin yavuklusu? ..
sadece deli! sadece şair!
sadece parlak parlak laf eden,
deli maskelerinden dışarı renkli renkli konuşan,
yalancı söz köprülerine tırmanan,
yalandan gökkuşakları üstünde
kalp gökler arasında
dolanıp duran, sürünüp duran-
sadece deli! sadece şair! ..
Bu ha –hakikatin yavuklusu? ..
durgun değil, dik donuk soğuk değil,
tasvirleşmemiş,
heykelleşmemiş,
tapınakların önüne dikili değil,
bir tanrıya kapı bekçisi değil:
hayır! bu çakılı erdem tasvirlerine düşman,
yabanlar ona daha rahat tapınaklardan,
kedi haylazlığıyla dolu
her pencereden zıplayıp
hop! her rastlantının peşinden
koklaya koklaya her yabanıl ormana dalansın sen,
yabanıl ormanlarda
renkli tüylü yırtıcı hayvanlar arasında
günahkarca sağlıklı, güzel, elvan gezinirsin,
arzulu dudaklarınla,
kutluca alaycı, kutluca şeytani, kutluca kan emici
yırtıcı yırtıcı, sinsi sinsi, yalancı yalancı gezinirsin...
Ya da kartal gibi, uzun,
uzun dik dik uçuruma,
kendi uçurumuna bakan kartal gibi...
-Nasıl da yukarıya,
aşağıya, içeriye,
hep daha derin derinliklere halkalanıyor uçurum! -
sonra,
ansızın,
düz uçuşla
aniden dalarak
kuzuların üzerine çullanmak,
birden aşağıya, yırtıcı açlıkla,
kuzu arzusunda,
bütün kuzu ruhlara kızgın,
öfkeli bütün erdemlice,
koyunca, kıvırcık kıvırcık
göz kırpıştıran, koyun sütü iyilikle alıklaşmışlara...
Böylesine
kartalcadır, parsçadır.
şairin özlemleri,
senin özlemlerin, binlerce maske altında,
sen ey deli! sen ey şair! ..
Sen ki bakarken insana,
tanrı bakar gibidir koyuna-
insandaki tanrıyı paralamak
insandaki koyunu paralar gibi
paralarken de gülmek-
Bu, işte senin kutluluğun,
bir parsın, bir kartalın kutluluğu,
bir şairin, bir delinin kutluluğu! ..
Kararan havayla,
ayın orağı
mor kızıllıklar arasında yeşil yeşil,
hasetle, sinsi sinsi dolanırken,
-Güne düşman,
her dolanışta biçerken
gülden döşekleri gizlice,
çökertene dek,
gecenin derinliğine uçuk uçuk gömene dek:
Ben de öyle düştüm bir kez
hakikat çılgınlığımdan aşağıya,
gün özlemimden aşağıya,
günden yorgun, ışıktan bıkkın
-aşağıya, akşama, gölgeye çöktüm
bir hakikatten
bağrı yanık, susamış
-anımsıyor musun hala, anımsıyor musun, sıcak gönül,
nasıl susadığını?
sürülmüştüm
tüm hakikatten!
sadece deli! sadece şair! ..
NeOldu.com / Özel Haber