Kanlı 1 Mayıs'ta Neler Oldu?
1 Mayıs İşçi ve Emekçiler Bayramı, tüm dünya ülkelerinden olduğu gibi ülkemizde de kutlanan işçi bayramıdır. "1 Mayıs" denilince akıllara ilk olarak neden Taksim Meydanı geliyor, İnsanlar, 1 Mayıs’ı Taksim’de neden kutlamak istiyor, Taksim Meydanı’nda 1 Mayıs yürüyüşlerine neden izin verilmiyor? Ard arda sıraladığımız sorularımız bizleri 1 Mayıs 1977’e götürüyor. 1977 yılındaki 1 Mayıs’ta gerçekleşen kanlı olaylar sonucu, bugünkü Taksim Hassasiyeti ortaya çıktı. Peki, tarihimize Kanlı 1 Mayıs olarak geçen bu olaylar nasıl gerçekleşti? Bu olayın bilançosu nasıl oldu? Kanlı 1 Mayıs hakkında daha ve fazlası hakkında bilgileri sizlerle paylaşacağız.
1 Mayıs Hakkında Bilgi
1 Mayıs, ilk kez 1856 yılında Avustralya'nın Molbeourne kentinde yaşayan taş işçilerinin 8 saat çalışmalarına karşı haklarını almak için Melbourne Üniversitesinde parlemento evine kadar yürüyüşleriyle yapıldı. Artık yavaştan yavaşa yapılmaya başlandı. Türkiye Cumhuriyet Devleti'nin kuruluşuyla 1 Mayıs resmi olarak kutlanmıştır. 2008 yılının Nisan ayında "Emek ve Dayanışma Bayramı" asıyla kutlanması kabul edilmiş ve 2009 Nisan ayında 1 Mayıs resmi tatil olarak ilan edilmiştir.
1 Mayıs'a Yaklaşık 500 Bin Kişi Katılmıştı
Disk’in önderliğinde toplanan 500 bin kişi 1 Mayıs 1977 günü, işçi bayramını kutlamak için çeşitli yerlerde İstanbul’a akın etmişlerdi. Gruplar 13.00’ten itibaren meydana Taksim meydanına oluk oluk akmaya başlamıştı. Solcusuyla, işçisiyle grupların akın ettiği Taksim Meydan’ı adeta dolup taşmıştı. Kimse bu kadar ilgi beklemiyordu. Katılımın bir hayli fazla olmasından dolayı kortejlerin alana girmesi uzun sürmüş, miting de haliyle uzamıştı. Bu alana grup halinde girilmesine izin verilmeyen Dev- Gençler, 50.000’lik grubuyla güvenliği yararak girmeyi başardı. Bu kadar kalabalık olmasıyla sorunlar baş göstermeye başlamıştı.
Bu 1 Mayıs günü, havada değişik bir hava hakimdi. Nefesler kesildi. Bu gün sağ ve sol kesimler bir şeyler olacağını sezmişti. Evet, bir şeyler olacak ama kimse bu olayların nasıl ortaya çıkacağını kestiremiyorlardı. İşçiler emeklerini almak için umutla toplaşıp 1 Mayıs’a katılmaya karar vermişlerdi. Böylelikle seslerini duyuracaklarını, haklarını talep edeceklerine inanmışlardı. Maocu Çin ve Rus Sosyalizmi yanlısı iki grup arasında gerilim son zamanlarda iyice artmıştı. İki gün önce 2 üniversiteli öğrencinin öldürülmesi bu olayları daha da tırmandırmıştı. Bundan dolayı DİSK 20.000 sopalı işçiyi düzeni sağlamakla görevlendirmişti. Hangi grubun nerede duracağı, nasıl geçeceği önceden kararlaştırıldı.
Ancak asıl dikkatleri çekmeyen sabahın erken saatlerinde meydanın çeşitli noktalarına kimsenin tanımadığı bazı kişilerin yerleşmiş olmasıydı. Bu kişilerin bir kısmı Etap Marmara Oteli’nin bugünkü adıyla The Marmara Oteli’nin 5. ve 6. katlarında, meydanı iyi görecek odalara yerleşildi. Bir yıl Amerika güçleri önce otel kapatılmıştı.Otelle kaydı yapılmayan bu kişiler sabahın ilk saatlerinde alanı izlemeye koyulmuşlardı. Ta ki kortejlerin hepsi meydanı doldurana, sıkı saf tutana kadar. Su idaresi yerlerine, otellerin taksime bakan yerlerine yerleştirilen insanlar adeta bu anı bekliyordu. Artık Taksim Meydanı dolup taşmış,
Kanlı 1 Mayıs Günü Neler Yaşandı?
Disk Genel Başkanı Kemal Türker konuşmasına başlamıştı, birden gruplar arasında bir kargaşa çıktı. Kimse bu kargaşanın neden olduğuna anlam veremedi. Birden bir el silah hemen ardından bir el daha silah ateş edildi. Silah sesini duyan binlerce insan aniden panikleyip, kaçışmaya başladılar. Silahın nerden ateş ettiğini, gruplar arasında bir çatışmamı olduğunu kimse anlamamıştı. Tabi insan oranı fazla olur ve panik halinde olunursa binlerce kişi iç içe girecekti. Oluşan feci panik havası düşen insanların bir daha ayağa kalmamasına neden oluyordu. Kaçacak boş bir alan arıyorlardı. Yayılım ateşleri artmaya başladı. Sular İdaresi’nden atılan silahlara, Etap Otelinde bulunan kişilerde katıldı. Bu oteldekilerin direk hedefi sahne üzerindeki konuşan Disk Başkanıydı. Bunun üzerine Kemal Türker ve yanındakiler kendilerini platformda görünmeyecek derecede saklamayı başlamıştı.
Kargaşanın artması, neler olacağını bilemeyen insanlar büyük bir panik içinde kaçışmalara devam etmişlerdi.Binlerce insanın içinde kurşunun kime isabet edileceği bilinmiyordu. Bu kargaşa anında kalabalığın içine beyaz bir Renault otomobil girdi. Camları açık olan bu otomobilde sürekli ateşler açılıyordu. İnsanlar daha da kaçışmaya başladılar. Canlarını kurtarmak için adeta can çekişiyordu.
Panzerler İnsanları Ölüme Götürüyordu
Bunlarda yetmediği gibi bu kez de meydana panzerler girmişti. Süratli bir şekilde insanların üzerine süren panzerler, bir yandan tazyikli su sıkıyorlar diğer yandan da ses bombaları atıyorlardı. Panzerlerin acımasız sürüşü altında birçok kişi can verdi. Fütursuzca insanları hedef alan panzerler, atılan silahlar insanları kazancı yokuşuna itmek istiyordu. Kazancı yokuşu zaten dar bir sokaktı birde yol bir kamyonet tarafından kapatılmıştı. Ve insanların birçoğu da ezilerek can vermişti.
İstenilen başarılı bir şekilde yapılmış, 20 dakika süren bu olaylar sonucu taksim boşalmıştı. Koskoca meydan, adeta bir savaş alanına dönmüş, geride bayraklar, kişisel eşyalar, yüzlerce yaralı ve 34 ölü kalmıştı.. Ölenlerin bedenleri bir araya toplanarak kimlikleri belirlendi. Yaralılar ise imkanlar koşuluyla hastanelere yetiştirildi. Taksim adeta bir ölüm sessizliğine bürünmüştü. Oyunlar oynanmış, sahne kapanmış ve ışıklar sönmüştü.
Sonuç;
Bu olaylara sebebiyet verenler ise hiçbir zaman bulunamayacaktı. Kim, neden yaptı diye soranlara; Amerika CIA tarafından organize edildiği söyleniyor. Tabi bu da kanıtlanamadı. Yani anlayacağınız Failler belirlenmedi. Mahşer yerini andıran, çoğu insanın halende kabusları olan, birçok ölüme sebebiyet veren bu Kanlı 1 Mayıs Katliamın failleri bulunmadı. İşte yaşanılan bu olaylardan dolayı Taksim bu kadar hassas. İşçiler, emekçiler kaybettikleri 34 canını anmak için ısrar ediyor; İşte bundan dolayı Taksim önemli bir Meydandır.
Not: Yukarıdaki araştırma haberi; Vikipedi gibi bağımsız sayfalardan, bu konuyla ilgili yapılan belgesellerden yola çıkılarak derlenilmiştir.