Kişinev'de Gezilip Görülmesi Gereken Yerler

Moldova Ulusal Tarih Müzesi

1983 yılında açılan Moldova Ulusal Tarih Müzesi ülkenin en değerli müzesi olarak bilinmektedir. Burada arkeolojik kalıntılarla yanaşı, eski paralar, silahlar, etnografik kalıntılar ve sanatsal çalışmalar sergilenmektedir. Müze binasının girişinde de bir kurt heykeli bulunmaktadır. Bu kurt ‘Roma Kurdu’ olarak bilinmektedir. Kişinev seyahatlerinin en önemli ziyaret noktalarından biridir.

The Cathedral of Christ's Nativity (İsa’nın Doğuşu)

Moldova’da yaşayan Ortodoksların ana katedrali olarak bilinmektedir. Neo-klasik tarzda inşa edilen katedral Abram Melnikov tarafından 1830’larda yapılmıştır. Savaş yıllarında bu katedral de ağır hasar almıştır. Ancak daha sonra aslına uygun olarak restore edilmiş ve yeniden hizmete açılmıştır. Katedral şehre gelen Hıristiyanların en fazla ziyaret ettikleri alanların başında gelmektedir.

Kişinev Su Kulesi

19. yüzyılın sonlarında inşa edilen Kişinev Su Kulesi bir anıttır. Doğal afetler sonucunda bir hayli tahrip olan yapı gereğince restore edilerek yeniden kamuoyunun hizmetine sunuldu. Kule tam 22 metre yüksekliğe sahip olup taban kısmı 2 metre genişliğindedir. Yukarıya doğru çıkıldıkça kulede belirgin bir daralma gözlenir. Şehrin yakın tarihi yapıtlarından biri olan ‘Su Kalesi’ni mutlaka görün.

Dendrarium Park

Kişinev halkının en çok vakit geçirdiği, nefes aldığı parklardan biridir. Son derece temiz ve yeşil alanların bol olduğu bir parktır. Bu yüzden özellikle yürüyüş ve jogging meraklılarının en fazla uğradığı park olarak göze çarpıyor. Şehrin her yerinden kolayca ulaşılabilen Dendrarium Park aileler için de vazgeçilmez dinlenme mekanı durumundadır. Kişinev’e ailenizle beraber geldiyseniz ve temiz havada huzur bulmak istiyorsanız Dendrarium Park’ı mutlaka gezip görün.

Puşkin Müzesi

Ünlü Rus şair ve yazar Puşkin’in sürgün yıllarında amcasıyla birlikte Kişinev’de kaldığı ev müzeye dönüştürülmüştür. Burada dünyaca meşhur yazarın hayatından ilginç kareler, şahsi eşyaları ve kağıda yazdığı satırlar sergileniyor. Özellikle edebiyat meraklılarının yoğun ilgi gösterdiği müzeyi görmek sizlere çok şey katacak. Rus edebiyatının duayenlerinden biri olan Puşkin’in odasına girdiğinizde o karanlık dönemin izleri gözünüzde canlanacak.