Melih Cevdet Anday Şiirleri – En Güzel ve Anlamlı 15 Şiir

Melih Cevdet Anday 13 Mart 1915 yılında doğmuştur. Küçük yaşlardan itibaren şiir yazmaya başlayan Anday Türk Edebiyatına birçok eser kazandırmıştır.
Melih Cevdet Anday Şiirleri – En Güzel ve Anlamlı 15 Şiir

En Güzel ve Kısa Melih Cevdet Anday Şiirleri

Melih Cevdet Anday 13 Mart 1915 yılında Çanakkale’de dünyaya gelmiştir. Anday ailesi kısa bir süre sonra İstanbul’a taşınmıştır ve bu nedenle şairin hayatı Kadıköy Bahariye’de geçmiştir. Babasının işi dolayısıyla Ankara’ya taşınan Melih Cevdet Anday burada hukuk eğitimini yarıda bırakarak Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi'ne kaydoldu ancak işi nedeniyle devam edemedi. Sonrasında çalıştığı kuruluş tarafından sosyoloji öğrenimi görmek için Belçika'ya gönderildi. Anday küçük yaşlardan itibaren şiir yazmaya başladı. Bu içeriğimizde sizler için en güzel ve kısa Melih Cevdet Anday şiirlerini derledik.

Melih Cevdet Anday Şiirleri;

1. Telgrafhane

Uyuyamayacaksın

Memleketinin hali

Seni seslerle uyandıracak

Oturup yazacaksın

Çünkü sen artık o eski sen değilsin

Sen simdi issiz bir telgrafhane gibisin,

Durmadan sesler alacak

Sesler vereceksin

Uyuyamayacaksın

Düzelmeden memleketinin hali

Düzelmeden dünyanın hali

Gözüne uyku girmez ki

Uyumayacaksın

Bir sis cani gibi gecenin içinde

Ta gün ışıyıncaya kadar

Vakur metin sade

Çalacaksın.

Melih Cevdet Anday Şiirleri


2. Medeniyet

Şu haline bak da utan!

Ne okuma bilirsin ne sayı,

Ne üstünde var ne başında,

Ne midende ne kursağında,

Bari gel de görgünü arttır

Medeniyet öğren ayı.

Yemek masası nedir, peçete nedir,

Çatal bıçak nedir gör!

Giymek şart değil ya,

Ayakkabı gör gömlek gör

Jartiyer bile görsen faydası var.

Tarak deyip de geçme

Saçını tara da gör

Kafan nasıl işlemeye başlar.

Kanalizasyon gördün mü sen hiç?

Gel de kanalizasyon gör

Yemek şart değil ya

Döner kebap gör, su böreği gör,

Ekmek gör be ekmek,

Ne görsen faydası var!

Melih Cevdet Anday Şiirleri


3. Anı.

Bir çift güvercin havalansa

Yanık yanık koksa karanfil

Değil bu anılacak şey değil

Apansız geliyor aklıma

 

Nerdeyse gün doğacaktı

Herkes gibi kalkacaktınız

Belki daha uykunuz da vardı

Geceniz geliyor aklıma

 

Sevdiğim çiçek adları gibi

Sevdiğim sokak adları gibi

Butun sevdiklerimin adları gibi

Adiniz geliyor aklıma

 

Rahat döşeklerin utanması bundan

Öpüşürken o dalgınlık bundan

Tel orgunun deliğinde buluşan

Parmaklarınız geliyor aklıma

 

Nice aşklar arkadaşlıklar gördüm

Kahramanlıklar okudum tarihte

Cağımıza yakışan vakur, sade

Davranışınız geliyor aklıma

 

Bir çift güvercin havalansa

Yanık yanık koksa karanfil

Değil, unutulur şey değil

Çaresiz geliyor aklıma

Melih Cevdet Anday Şiirleri


4. Islık Çalmak

Balıklar için deniz lazım,

Sevişmek için işsiz olmak

Ve geceleri yatakta

Duymamak için tabanların sızısını

Zengin olmak lazım.

Halbuki ıslık çalmak için

Birşey lazım değil.

Melih Cevdet Anday Şiirleri


5. Atatürk Ün Bir Saati Vardı

Atatürk'ün bir sözü vardı

Yediveren gül gibi açardı

 

Atatürk'ün bir atı vardı

Etilerden beri yaşardı

 

Atatürk'ün bir resmi vardı

Buğday tarlası gibi ağardı

 

Atatürk'ün bir saati vardı

Durmadı.

Melih Cevdet Anday Şiirleri


6. Çok Güzel Şey

Yaşamak güzel şey doğrusu

üstelik hava da güzelse

 

hele gücün kuvvetin yerindeyse

elin ekmek tutmuşsa birde

 

hele tertemizse gönlün

hele kar gibiyse alnın

 

yani kendinden korkmuyorsan

kimseden korkmuyorsan dünyada

 

iyi günler bekliyorsan hele

iyi günlere inanıyorsan

 

üstelik hava da güzelse

Yaşamak güzel şey,

 

Çok güzel şey doğrusu!

Melih Cevdet Anday Şiirleri


7. Rahatı Kaçan Ağaç

Tanıdığım bir ağaç var

Etlik bağlarına yakın

Saadetin adını bile duymamış

Tanrının işine bakın.

Geceyi gündüzü biliyor

Dört mevsimi, rüzgarı, karı

Ay ışığına bayılıyor

Ama kötülemiyor karanlığı.

Ona bir kitap vereceğim

Rahatını kaçırmak için

Bir öğrenegörsün aşkı

Ağacı o vakit seyredin

Melih Cevdet Anday Şiirleri


8. Olsun Da Gör

O gün gelsin neşemiz tazelensin de gör

Dünyayı hele sen bir barış olsun da gör

Seyreyle gulu bülbülü

Çifter aylar gökyüzünde

Her gece ayin on dördü

 

Kuşlar geçecek damların üstünden

Kuşlar konacak dallara

Kanat seslerini duyup uyanırlarsa

Gene kuşlarla uyusun çocuklar

Olanı biteni anlatma

 

Hiç görmediğim şey bu

Kurdun gözü yılmış sürüden

Elmanın yarısı soğuk yarısı sıcak

Gülü bitkilere dolanmış salkım

Güneşten yağmur boşanacak

 

Yetsin demir cağının beyliği

Yeni bir gün başlıyor demek

Yeryüzünde korkusuz yasamak

İki milyar kişiye bir dünya

İki milyar kişiye iki milyar ekmek

 

Yazık olur bu duş yari kalırsa

Barış günü insan hakki yenirse

Köroğlu'nun sözü dinlenmelidir

Sivas ilinin Banaz köyünden

Pir Sultan Abdal dirilmelidir

 

Ah günüm yetse görmeye seni

Seni övmeye gücüm yetse

Barış cağı altın cağ

Son ozanı ben olayım bu özlemin

Bu özlem bitse

 

O gün gelsin neşemiz tazelensin de gör

Dünyayı hele sen bir barış olsun da gör

Seyreyle deli ozanı

Bastan basa sevda bastan basa tutku

Dili baldan tatlı

Melih Cevdet Anday Şiirleri


9. Bir İlkbahar Şiirine Başlangıç

Hava ne kadar güzel öğretmenim

Yollar ağaçlar kuşlar ne kadar güzel

Yeryüzü pırıl pırıl öğretmenim.

Gizlisi saklısı kalmamış dünyanın

Nesi var nesi yoksa dökmüş ortaya

Bütün bitkiler, bütün hayvanlar, bütün taşlar

 

Sürüngenler, konglomeralar, serhaslar

Hepsi hepsi ortada öğretmenim.

Ne olur bizde gidelim

Burda kalsın iğneli karafatmalar

Burda kalsın kitaplar

Kollarından bacaklarından gerilmiş kurbağalar

Burda kalsın hepsi

Bomboş kalsın evler okullar

Hapishaneler, hastahaneler...

Melih Cevdet Anday Şiirleri


10. Düzenli Dünya

Bayılırım şu düzenli dünyaya

Kışı, yazı, baharı, güzü, gecesi gündüzü sırayla

Ağaçların kökü içerde

Dalların başı yukarda

İnsanların aklı başında

Beş parmak yerli yerinde

Baş, işaret, orta, yüzük ve serçe

Diyelimki kalksada serçe, orta parmağa doğru yürüse

Ne haddine

Yahut akasyanın biri başını toprağa daldırdığı gibi bir gezintiye çıksa

Merhaba kestane merhaba çam

Esselamunaleyküm ve aleykümselam

Kimsin nesin nerelisin derken

Laf açılırmı bizim akasyanın kökünden

Bir uğultudur başlar rüzgarda

Kökü dışarda, Kökü dışarda

Bayılırım şu düzenli dünyaya

Kışı, yazı, baharı.güzü.gecesi, gündüzü sırayla

Ağaçların kökü içerde

Dalların başı yukarda

İnsanların aklı başında

Altta ölüler

Üstte diriler

Gel keyfim gel

Melih Cevdet Anday Şiirleri


11. Ses..

Uyandım ki ses içinde kalmışım

Yüzüm gözüm ağzım burnum ellerim

Aralanan deniz kapısının sesi bu

Silkelenen güneş tavuğunun sesi

Diş rengindeki halatın gıcırdayan sesi

Ağaç biçimindeki ses borusunun,

Yarınki buğdayın, devinen kemiğin,

Tarihsel bileğin, direncin sesi bu

Oynaşan arabanın, kucaklaşan atların.

Baktım güneşte soğumuş karanfil gibi mavi

Bir yapı işçisinin kulağındaki kalem gibi güzel

Yağmurda ıslanmış namlu gibi yeğin

Serçe kanadı değmiş çamaşır ipi gibi esrik

Okul bahçesinde dolaşan güvercinler gibi

Kıyıda öpülen dudak, yağmurda öpülen dudak gibi

Gölgelere sokulan yüksüz dakikalar gibi

Kutsal oyuncaklar gibi.

Melih Cevdet Anday Şiirleri


12. Fotoğraf

Dört kişi parkta çektirmişiz,

Ben, Orhan, Oktay, bir de Şinasi...

Anlaşılan sonbahar

Kimimiz paltolu, kimimiz ceketli

Yapraksız arkamızdaki ağaçlar...

Babası daha ölmemiş Oktay'ın,

Ben bıyıksızım,

Orhan, Süleyman efendiyi tanımamış.

 

Ama ben hiç böyle mahzun olmadım;

Ölümü hatırlatan ne var bu resimde?

Oysa hayattayız hepimiz.

Melih Cevdet Anday Şiirleri


13. Döneceğim

Dağıtır saçlarını ve yalvarıp uzaktan

Mavi bir iklim gibi çağırır beni sesin,

Tertemiz göklerinde dal dal erguvan açan

Rüyalarıma ışık ve özlem serpmektesin.

 

Bir mayıs sabahını yaşayacak böcekler

Çılgın karanfillerle dolacak yeşil saksın,

Ve sen bir fidan gibi yeşermiş olacaksın,

Serin, çakıl yollarda kuşlar birikeceklere.

Melih Cevdet Anday Şiirleri


14. Seni Düşünüyorum..

Çocukluğunu düşünüyorum Emilia

Deniz boyundaki ıssız yolu sabahleyin

Hani saçların, atkın uçuşurdu rüzgarda

Kokusunu duyuyorum bembeyaz gömleğinin

Seni kucağıma alıyorum Emilia

 

Ben büyüttüm seni, ben yetiştirdim

Bugüne bu sevdaya

Toprağım ekmeğim kitabım şiirim

Sen ne varsa iyiden doğrudan yana

Gözümün nuru, başımın tacı, efendim

Melih Cevdet Anday Şiirleri


15. Şinanay

Ada vapuru yandan çarklı

Bayraklar donanmış cafcaflı

Simitçi kahveci gazozcu

Şınanay da şınanay

 

Müslümanı yahudisi urumu

İsporcusu ihtiyarı veremi

Kiminin saçı uçar, kiminin eteği

Şınanay da şınanay

 

Estirir de Ada yeli estirir

Seni sevindirir beni küstürür

Lüküs kamarada kimler oturur

Şınanay da şınanay

Melih Cevdet Anday Şiirleri

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Ümit Yaşar Oğuzcan ŞiirleriTurgut Uyar Şiirleri
Sabahattin Ali ŞiirleriAşık Veysel Şiirleri
Küçük İskender ŞiirleriOrhan Veli Kanık Şiirleri
Özdemir Asaf ŞiirleriEdip Cansever Şiirleri
Fazıl Hüsnü Dağlarca ŞiirleriCahit Zarifoğlu Şiirleri

YORUMLAR (2)
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum