Ocak Ayı Sözleri | Daha Önce Duymadığınız Ocak Ayı Sözleri
Ocak Ayı Sözleri
Umutların tazelendiği aydır Ocak.
Ocak ayında ocağımız nasıl tütecek diye düşünüyoruz. Asgari ücret mâlum.
Varsın Ocak karıyla bastırsın, varsın ocak ayı termometreleri eksiyle donatsın, sen yanımda olduğun sürece ben hiç üşümem aşkım.
Yeniden umutların var olduğunu hatırlatır ocak.
Ocak ayı geldi sivrisinekler hâlâ evi terk etmedi. Görev aşkı böyle bir şey olsa gerek.
Ocak ayında ellerim titrer. Üşüdüğümden mi sanıyorsun? Hayır… Yalnızlığımdan..
Dört mevsime sığardı da gülüşün, bana Ocak ayı kadar soğuktu.
Ocak ayında termometreler eksi kaç dereceyi gösterirse göstersin; sen varsan üşümem ben.
Ocak soğuğunda üşüsem de kalbim hala sımsıcak oluyor.
Ocak yeni sezonun başlangıcıdır. Kışın tam ortası, soğuğun saltanatını ilân ettiği aydır Ocak.
Ocağın soğuğunda evleri şömineler değil sıcak yürekler ısıtır.
Aşk acısı nedir ki; Ocak ayında gelen doğalgaz faturasının yanında?
Ocakta üşüdüğümden değil sensizlikten titriyorum.
1 Ocak’ta doğanların %32’si, doğum tarihi bilinmediği için nüfusa öyle kaydettirilmiştir kesin bilgi!
Bekledim, bekledim, seni kaderimi beklercesine bekledim..
Yeni yılın ilk hediyesi Ocak ayıdır. Onu iyi değerlendirmeli ki; sonraki güzel hediyelere hak kazanalım.
Ocak ne güzel aydır… Yeni yılı o getirir. Yılın başını o çeker. Yeni yılın ilk günü onun sayesinde tatil olur.
Ocak ayı geldi mi korkular sarar içimi. Bir sene geride kalmıştır acısıyla tatlısıyla. Bir yıl ihtiyarlamıştır bedenim.
Ocak ayı aşk ayıdır derler. Evet doğru, kalorifer ile faturanın aşkı alevlenir.
Her yıl bir kitaptır. O kitabın kapağı da Ocak ayıdır.
Ocak geldi para yok, ocağımızı batırdı bu enflasyon.
Geldi yine Ocak, acep hâlimiz ne olacak?
Ocak ayı geldi; sen yoksun yanımda. Ocağımı kor bırakıp gittin.
Sana olan sevgim ocak soğuğundan fazladır.
Ocak Ayıyla İlgili Sözler
Ağustos’ta buz tutuyor, Ocak ayında kavruluyor yüreğim… Aşk böyle bir şey işte.
Eve kapanma ayıdır ocak ayı, zamanı geldiğinde saklanırsın herkesten.
Ocak ayını yaşamadıkça yaz güneşini hayal edemezsin.
Aralık’tan sonra, sahneye çıkar Ocak; o yar hayatına, şimdi kimi sokacak? Bende kaybettiğini, hangi tende bulacak; unutmak için beni, gidip nerede duracak? Ne yaparsa yapsın, asla silemez beni; ister bölüp ister çarpsın; yerden yere kendini!
Beş sınıf insan Ocak ayını sabırsızlıkla bekliyor: Memurlar, emekliler, imamlar, polisler, hemşireler… Acaba onları kaç lira maaş bekliyor?
An ânı kovalıyor, anlar sonsuzlukta eriyor. Çarşamba perşembeyi, perşembe cumayı sürüklüyor. Kasım, aralık oldu, aralık ocak, ocak şubat olacak. Şubat da Mart.
1 Ocak’ta doğanların işi zor arkadaş. Yılbaşı yüzünden arada kaynayıp gidiyorlar.
Eski Ocak aylarını özlüyorum ben… Karların lapa lapa yağdığı, kardan adamlara havuçtan burun taktığımız… Kahkahalarla karda yuvarlandığımız, birbirimizi kar toplarına boğduğumuz Ocak aylarını hani… Sobanın etrafında mâ-âile toplandığımız, üzerinde pişen kestanelerden yediğimiz Ocak aylarını… Bir kenarda usul usul kaynayan çaydanlıktan, lezzetine doyulmayan o sıcak çayları bardak bardak içtiğimiz Ocak aylarını diyorum…
Ocak’ın karları yüreğimdeki acıyı bastıramaz. Soğumaz içim, buz kesmez kalbim. Umudum var, biliyorum; Ocak’ta uyuyup baharda uyanan çiçekler gibi, sen de bir gün geleceksin.
Aylardan Ocak’tır, zaman eve kapanma zamanıdır şimdi… Saklanma vaktidir, kabuğuna çekilme dönemi… Kitaplar seni bekler, kahveler soğumamalı… Yağmur sesi eşlik eder, istemezsin çoğu malı. Bir soba birkaç da, odun kömür yeter dersin; bir yolcu gibiysen, azla iktifâ edersin.
Kucağın dolu olursa ocağın her zaman yanar. Ocak ayında hazırlık yapmayan, ilkbaharı boş geçirir.
Ocağın soğuğu bedenimi üşütse de, ellerim buz tutup taş gibi kesilse de, kalbim hala sıcak, hala senin için çarpıyor.
Yalnızlıktan üşüdüğümü en çok ocak ayında hissederim.
Ocak ayı güzellikler getirsin hepimize. Ardından gelecek güzel ayların siftahı olsun. Kimseye zulmetmemek için söz verelim kendimize bu yıl. Başkasının ocağını söndürenler, gün gelir ateşlerde yanarlar.
Ocak ayı kışın en çetin geçtiği aydır. ‘Ocağına düştüm’ dercesine sizden yardım isteyenleri geri çevirmeyin. Garip gurâbaya el uzatın, kış gününde sokakta yaşayanları düşünün biraz.
Bir Ocak akşamı, ocağın başında bekliyorum. İçimi ısıtmıyor sıcaklığı, çünkü sensizim. Kalkıp pencereden bakıyorum… Gözümü kamaştırmıyor ay ışığı… Çünkü sen gelmedin.
Ne zaman üşüdüğümü hissetsem hep Ocak ayını hatırlarım, ne zaman kalbim sızlasa hep sen aklıma gelirsin.
Bir Ocak ayı daha geldi. Kim bilir kaç baba ocağına daha ateş düşecek… Kaç kişi daha kimlerin ocağına incir ağacı dikecek. Aylar birbirini kovalasa da acıları hiç dinmeyecek.
Eskiden Ocak ayının gelmesini sabırsızlıkla beklerdik. Yarı yıl tatili olacaktı çünkü. Kimisi için memleketine kavuşma ayıydı Ocak; kimini o çok sevdiği bisikletle buluştururdu. Kimilerinin karnesindeki kırıklar, onu ocak gibi yakardı Ocak’ta…
Seni seviyorum aşkım, bu yüreğim şaşkın. İster Ocak ister Kasım; biter mi benim yasım?
Geldi bak ocak; bilmem dünya kaç bucak; sana buradan sevgi, gönderiyorum kucak kucak.
Ocak ayında olmamıza rağmen üşümüyorum. Çünkü hep seni düşünüyorum.
Aşk acısı çekiyorlarmış, yanıyorlarmış. Ocak aşk ayıymış mış. Ulan biz korkudan doğalgaz açmıyoruz, bir taraflarımız donuyor. Ocak sizin gibilere güzel tabii.
Ocak soğuğunda evi ısıtan şömine değil sıcak yüreklerdir.
Ocak delikanlı aydır. Ne kadar yalnız olduğunu, suratına suratına vurur soğuğuyla.
Dost diye diye; nicesine sarıldım, Ocak ayında benim sâdık yârim petekler ve battaniyemdir!
Bütün gece boyunca bekledim ve buz gibi Ocak gecesiydi..
Ocak ayını yaşamadan baharın hayalini kuramazsın.
İnsan Ocak’ın soğuğunu yaşamasaydı, baharın kıymetini nasıl bilebilirdi?
Kışın soğuğu ocakta kalbime kadar işlemiş olsa da alev gibi yandığını asla unutma.
Aralık bitiyor bak; kapıya dayandı Ocak. Acaba bu ay; neler neler olacak? Belki gönül bahçende, açan güller solacak; belki de için, büyük aşkla dolacak. Yaşa gör öyleyse, hayattaki sürprizleri; sakın yabana atma, duyduğun bu sözleri…
Ocak’ın 32’sinde gel, Şubat’ın 30’unda gel… Hâlâ anlamadıysan söyleyeyim; çıkmaz ayın son Çarşambası’nda gel. (İmza: Eski sevgilin.)