Ozan Arif Şiirleri – Ozan Arif’in En Güzel ve Özlü 15 Şiiri
En Güzel ve Kısa Ozan Arif Şiirleri
Ozan Arif 1949 yılında Samsun’da doğmuştur. Henüz ilkokulda şiire merak salan Ozan Arif’in babası memur olduğu için sürekli il değiştirmiştir. Birçok kültürü tadan Ozan Arif öğretmen olarak görev yapmıştır. Ozan Arif şiire meraklı olduğu için hayatının her döneminde şiir yazmıştır. 2019 yılında hayatını kaybeden Ozan Arif edebiyatımıza birçok değerli eser bırakmıştır. Bu içeriğimizde sizler için en güzel ve anlamlı Ozan Arif şiirlerini derledik.
Ozan Arif Şiirleri;
1. 4 Nisan
Dört nisan doksanyedi, alelade gün değil,
Kara günsün, kara gün bu bir gerçek, kin değil,
O kadar karasın ki tarifin mümkün değil
Başbuğ’ un başımızdan çekildiği günsün sen,
Dünyanın başımıza yıkıldığı günsün sen!
Çekildiği diyorum, sor bana hele niye?
Çünkü dilim varmıyor ona öldü demeye,
Varmasa da mecburum, mecburum söylemeye
Bize yetim gözüyle bakıldığı günsün sen,
Dünyanın başımıza yıkıldığı günsün sen!
Çok acılar görmüştüm, ama bu kadar derin
Olanı görmemiştim, bu da senin eserin
O kara akşamında, kapkara bir haberin,
Beynime kurşun gibi sıkıldığı günsün sen,
Dünyanın başımıza yıkıldığı günsün sen!
Belki senin suçun yok, belki benimki hata,
Her can günün birinde göz yumacak hayata,
Fakat sen bir başkasın, sen varya sen, adeta,
Ciğerimin yerinden söküldüğü günsün sen,
Dünyanın başımıza yıkıldığı günsün sen!
Altaylar’ dan Tuna’ ya libas giymiş hüzünden,
Özünden ağlıyor bak, bütün Turan özünden.
Müslüman Türk evladı olanların gözünden,
Yaş yerine kanların döküldüğü günsün sen,
Dünyanın başımıza yıkıldığı günsün sen!
Başbuğ Türkeş yok artık, bulabilmek imkansız
Herkesin acısını bilebilmek imkansız,
Her yüreğe tercüman olabilmek imkansız,
Her yürekte bir ağıt yakıldığı günsün sen
Dünyanın başımıza yıkıldığı günsün sen!
Türkeş gibi bir lider ne çıkmıştır, ne çıkar
Yıkar onun acısı, Arif’i artık yıkar
Ateşin kanunudur düştüğü yeri yakar,
Bozkurtların boynunun büküldüğü günsün sen,
Dünyanın başımıza yıkıldığı günsün sen!
2. Acı Gurbet
Çilelerim köprü oldu Tuna'ya,
Dilimden anlamaz kulun Almanya.
Döneceğim günü hep saya saya,
Ömrümü tüketti yılın Almanya.
Ne çıkardın beni ne de batırdın,
Emeğimi yiye yiye bitirdin,
Gençliğimi benden aldın götürdün,
Bana mı kalacak malın Almanya?
Yıllar var hasretim, yârana dosta,
Isıcak bir çorban görmedim tasta,
Sana sağlam geldim, eyledin hasta,
Zıkkım olsun paran, pulun Almanya.
El gibi sıraya katışamadım,
Evlat oldum elden tutuşamadım,
Anam, babam öldü yetişemedim,
Köyüme çok uzak yolun Almanya
Ne murat almışım, ne de alırım,
Daha çok vatana hasret kalırım,
Vâde dolar bir köşende ölürüm,
Ârif'i götürür salın Almanya.
3. Bayram Duası
Ya Rabbi tadına bütün milletin,
Varacağı bayramlara eriştir
Milletinin yarasını devletin,
Saracağı bayramlara eriştir
Devletin milletin verip el ele
Kimsenin kimseyi etmeden köle,
Zenginin fakirin gönül gönüle
Gireceği bayramlara eriştir.
Fukaranın rezil olduğu değil,
Hastanede rehin kaldığı değil,
Memurların zekat aldığı değil
Vereceği bayramlara eriştir.
Her mübarek bayram gelince böyle,
İşçi köylü mahzun olmasın öyle,
Cebinde harçlığı göğsünü şöyle
Gereceği bayramlara eriştir.
Enflasyon insin diye çok estim,
Anladım ki biraz hayalperestim,
İnmesinden artık umudu kestim
Duracağı bayramlara eriştir.
Ya Rabbi halimiz ayandır sana,
Tahammül kalmadı dökülen kana,
Savaşın kavganın, terörün sona
Ereceği bayramlara eriştir.
Sağımız solumuz düşmanla kaplı,
Sırtımızda nifak hançeri saplı.
Yüreklerin birlik beraber toplu
Vuracağı bayramlara eriştir.
Ben desem devletin gücüne gider,
Bunlar ne av yapar ne koyun güder,
Hepimizi başta gerçek bir lider
Göreceği bayramlara eriştir.
Arif der ki Ya Rab Müslüman Türk’üm
Bu düzen tartmıyor çok ağır yüküm,
Türk’ün ve İslam’ın yeniden hüküm
Süreceği bayramlara eriştir.
4. Aha Geldim Gidiyorum
Yalan dünya işte senden,
Aha geldim, gidiyorum.
Kalanlara selam benden,
Aha geldim, gidiyorum.
Var mı sana gelip kalan,
Baştan başa murad alan,
Varın yoğun hepsi yalan
Aha geldim, gidiyorum.
Dereyi aş, tepeyi aş,
Sonu yoktur dolaş dolaş,
Günden güne yavaş yavaş,
Aha geldim, gidiyorum.
Yalan dünya sana böyle
Kimler konup göçtü söyle,
Ben de işte aynen öyle
Aha geldim, gidiyorum.
Gülemedim şöyle bir gün,
Senelerim geçti sürgün
Gönül sevdiğine dargın,
Aha geldim, gidiyorum.
Arif der ki: bunca yıl ay
Geldi geçti vay dünya vay!
Yaşamaksa yaşadım say,
Aha geldim, gidiyorum.
5. Ağıt
Kahrediyor gardaş kızıl göz meni,
Bu kızıl zincirden gel de çöz meni,
Bir kızıl kurşuna verdik Özmen’i
Şehit oldum Allah döktüm kanımı
İntikam almadan alma canımı.
Cemil yüreğimde derin bir sızı,
Alnıma yazılmış bu kara yazı
Nerde gardaş nerde Dursun Önkuzu?
Şehit oldum Allah döktüm kanımı
İntikam almadan alma canımı.
Ozan Arif söyler derdim büyüdü,
Yiğit Yusuf’umun suçu neyidi?
İmamoğlu derler genç bir bey idi
Şehit oldum Allah döktüm kanımı
İntikam almadan alma canımı.
6. Bana Sor
Başbuğum bak yine başına geldim.
Bakıyorum ama sen gel bana sor.
Dert dökmeye mezar taşına geldim.
Döküyorum ama sen gel bana sor.
Belki de derdimi dökmem boşuna,
Duymazsın duysan da gitmez hoşuna
Öyle bir çile ki düşman başına
Çekiyorum ama sen gel bana sor.
Beni bu çileye salanlar saldı,
Sen gittin her şeyin içi boşaldı
Kala kala senden bir rozet kaldı
Takıyorum ama sen gel bana sor.
Sevdamızın günahı ne suçu ne?
Bu sevda layık mı gönül göçüne?
Arada sırada halkın içine
Çıkıyorum ama sen gel bana sor.
Halk eskisi gibi önüme çıkıp
Hal hatır etmiyor elimi sıkıp
Sebebini halkın gözüne bakıp
Okuyorum ama sen gel bana sor.
Halkı bırak halkı öz kardeşimi
İknadan acizim evde eşimi
‘La Havle’ çekerek her gün dişimi
Sıkıyorum ama sen gel bana sor.
Çünkü iktidarda bütün varımı
Yitirdim siyasi itibarımı
Söylenen sözlere kulaklarımı
Tıkıyorum ama sen gel bana sor.
Sen yoksun başını tuttular suyun
Oyun oynuyorlar başında oyun
Birlik için birlik bunlara boyun
Büküyorum ama sen gel bana sor.
Arif’im yıkılmış şehir gibiyim
Tadım yok tuzum yok zehir gibiyim.
Yatağına küskün nehir gibiyim
Akıyorum ama sen gel bana sor.
7. Yaşasın Cumhuriyet
Altmışbirinci yılı
Yaşasın Cumhuriyet
Biz de çalak kavalı
Yaşasın Cumhuriyet
Altmışbir yıl övdüğüm
Davulunu dövdüğüm
Hay gözünü sevdiğim
Yaşasın Cumhuriyet!
Çok şükür dipdiriyiz
Kim demiş ki geriyiz?
Yamyamdan ileriyiz
Yaşasın Cumhuriyet!
Kulaklarım duymasın
Duyup ele uymasın
Varsın karnım doymasın
Yaşasın Cumhuriyet!
Yoksa bir suyum yoktur
Başka da neyim yoktur
Heykelsiz köyüm yoktur
Yaşasın Cumhuriyet!
Köyde herşey şahane
Enerji yok, bahane
Tezek var ya daha ne
Yaşasın Cumhuriyet!
Ne ararsan ara bol
Ceryan yoksa çıra bol
Su mu yoktur bira bol
Yaşasın Cumhuriyet!
Meyhane, kerhane bar,
Gidene camii de var.
Biz laik'iz o kadar
Yaşasın cumhuriyet!
Bu devir neşe devri,
Ye, iç, yat, yaşa devri
Sultan yok paşa devri
Yaşasın Cumhuriyet!
Azerbaycan yetimmiş
Batı Trakya kimmiş?
O işler eskidenmiş
Yaşasın Cumhuriyet!
Kerkük Musul şu anda
Boğulsun varsın kanda
Sulh var yurtta cihanda
Yaşasın Cumhuriyet!
Ya bu terör kargaşa
Canım gardaş gardaşa
Kapılmayın telaşa
Yaşasın cumhuriyet!
Arif be artık yetsin
Bu destan burda bitsin
Allah bizi affetsin
Yaşasın cumhuriyet!
8. Bozulmuş
On bir yıl sonra gördüm yurdumu
Toprağı bozulmuş, taşı bozulmuş
Açamadım kimselere derdimi
Halkın yüzde yetmişbeşi bozulmuş
Edirne'den Van'a Van'dan Mersin'e
Muğla'sından başla yürü Kars'ına
Kapılmayan yoktur para hırsına
İzmir'i, Konya'sı Muş'u bozulmuş
Haramı helali incele de bak
Ya aptal diyorlar ya avanak
Haram dolu haram tencere tabak
Ekmeği bozulmuş,aşı bozulmuş
İyi varsa alınmasın sözüme
İyi miyi görünmedi gözüme
Bakarak kararmış üzüm üzüme
Kurunun yanında yaşı bozulmuş
Köprünün altından çok sular akmış
İyiler yerine lükse bırakmış
Sevdalar fuhuşa sekse bırakmış
Gönüllerin artık düşü bozulmuş.
Bir kahveye kırk yıl hatır yok şimdi
Ne kırk yıl kırk saniye çok şimdi
Hatıra gönüle karın tok şimdi
Gaddar olmayanın işi bozulmuş
Vatan vatan tabii vatan vatan da
Esrar satan da var,karı satan da
Çıkıyorlar akşam güneş batanda
Erkekler değişmiş,dişi bozulmuş.
Vatan için millet için döğüşmüş,
Mana için maddeyle boğuşmuş
İnsanlarda bile ölçü değişmiş
Bozulmaz dediğim kişi bozulmuş.
Baştakiler ne yaparsa elbette
Aynısını yapacaktır millette
Ah Arif ah,vatanımız cennet de
Velakin balığın başı bozulmuş.
9. Aklıma Düştü
Yine akşam oldu gurbetelde aah.. Ah,
Bilseniz nereler aklıma düştü.
Ellerin yurdunda çürüdüm eyvah,
Ta Bizim oralar aklıma düştü.
Ben nerede doğdum, şimdi nerdeyim?
Bir uzun hikâye, anlatsam beyim.
Bizim ora derken; vatanım, köyüm,
Doğduğum yöreler aklıma düştü.
Ellerimi kulağıma attığım,
Türkü deyip, sesine ses kattığım,
Sularında alabalık tuttuğum,
Çağlayan dereler aklıma düştü.
Sabahtan giderdim malınpeşinde,
Azığımı yerdim göze başımda,
Bir kavalım vardı, 'çobantaşı'nda,
Çaldığım sıralar aklıma düştü.
Düğün mü var; herkes çıkıp oynardı.
Ölü mü var; bütün köylü ağlardı.
Herşeyin bambaşka kanunu vardı,
Adetler, töreler aklıma düştü.
Toplandık mı harman bize yetmezdi,
Laf ederdik kimse eve gitmezdi,
Sabahaca yanardı da bitmezdi,
İslenen çıralar aklıma düştü.
Hani Arif, şimdi nerede obam?
Nerede gardaşım, bacım, akrabam?
Hepside bir yana, ya anam, babam,
O baht-ı karalar aklıma düştü
10. Aşığıyım
Siz sormayın bana aşkı
Ben bu yurdun aşığıyım
Kalleş dosttan gözüm yıldı
Düşman merdin aşığıyım
Biri dişli bir çarktır
Aynı millet aynı ırktır
Alevi Türk,sünni Türktür
Çerkez Kürdün aşığıyım.
Bu dünyanın kıymetine
Aldanmayın servetine
Aç kalsa da devletine
Bağlı ferdin aşığıyım
Yolcusu var kızıl yolun
Farkı benden şudur onun:
O Leninin O Maonun,
Ben Bozkurtun aşığıyım.
Arif dönmüş bir bülbüle
O aşıktır bağda güle
Ülkücülük dertse bile
Ben bu derdin aşığıyım.
11. Ah Kafa
Bu dünyada zevk sefa
Bir devran sürmek varmış.
Ulan kafa ah kafa,
Bugünü görmek varmış.
Vatan dedim, yurt dedim,
Vatandan sürgün yedim
Tek doğru ben mi idim
İpe un sermek varmış.
Hey gidi aptal hey hey
Bak yaşıyor paşa bey
Neyimiş de yolsuz köy
Köprüsüz ırmak varmış.
Bu işler nene bırak
Kel başa şimşir tarak
Ot gibi yaşayarak
Murada ermek varmış.
Şu ömrüm bile bile
Baştan sona hep çile
Rüşvet ile torpile
Kafayı yormak varmış
Bugünleri bilip de
Türkiye'de kalıp da
Bir yolunu bulup da
Anap'a girmek varmış.
Kaç tane ozan gelmiş,
Çoğu aç sefil ölmüş
Ozanlık iş değilmiş
Bu sazı kırmak varmış.
Eloğlu davul çaldı
Başbakan kızı aldı
Ben saz çaldım ne oldu
Davula vurmak varmış.
Ozan Arif kes burda
Günaha girme bir de
Biliyorsun mahşerde
Hesap da vermek varmış.
12. Almanya Yarası
Bu Almanya bize varya efendi,
Her bir şeyi sinsi sinsi öğretti.
Türklüğümüz pasaportta küflendi,
Yetmişikibuçuk cinsi öğretti.
Parasıyla düdüğünü öttürdü,
Diyarında devesine güttürdü,
Kadere imanı kayıp ettirdi,
Lotoyu, totoyu, şansı öğretti.
Anlatmak zor bazısının halını,
Kimi tuttu Yahova`nın yolunu,
Zeybekler unuttu 'Harman dalı' nı,
Dadaşıma bile dansı öğretti.
Arif der ki; zıkkım olsun parası,
Zor kapanır Almanya`nın yarası,
'Ali'leri 'Aleks' yaptı burası,
'Hasan'ın yerine 'Hans'ı öğretti.
13. Gurbet Akşamları
Hiç istemem yine gelir,
Çatar gurbet akşamları
Yüreğime hançer olur,
Batar gurbet akşamları.
Öldürecek beni dertler,
Bende geçti bini dertler,
Dertlerime yeni dertler
Katar gurbet akşamları.
Bilmiyorum dertten gamdan,
Zevk mi alır intikamdan?
Kanlım gibi şu yakamdan,
Tutar gurbet akşamları
Şimdi akşam bak şu anda,
Zindandayım ben zindanda,
Zindan ne ki zindandan da
Beter gurbet akşamları
Acılara beler beni,
Kesip doğrar diler beni,
Parça parça böler beni,
Yutar gurbet akşamları.
Memleketim ilim obam,
Kavim, gardaş, dost, akrabam,
Gözlerimde anam, babam,
Tüter gurbet akşamları.
Kadir Mevla’m yardım etsin
Ozan Arif yurda gitsin
Bitsin artık bitsin bitsin...
Yeter gurbet akşamları.
14. Bak Görürsün
Böyle gitmez hep bu devran
Döner gardaş bak görürsün
Boş mangalda kül savuran
Siner gardaş bak görürsün.
Gürültüsü çoktur boşun
Eti yenmez her cins kuşun
Eylüldeki sular kışın
Donar gardaş bak görürsün.
Öz yerine geçmez kabuk
Ok olur mu eğri çubuk?
Yalancının mumu çabuk
Söner gardaş bak görürsün.
İster cık de, ister he de
Neler gördük bu dünyada
Ata binen merkebe de
Biner gardaş bak görürsün.
Pilavdan döner mi kaşık
Hep bu işler keşik keşik
Bize de o yeşil ışık,
Yanar gardaş bak görürsün.
Karga korkar havasından
Kartal geçmez davasından
Karga, kartal yuvasından
İner gardaş bak görürsün.
Hani nerde firavunlar
Nemrut varmış bir zamanlar
Arif der ki inananlar
Yener gardaş bak görürsün.
15. Gurbet
Ne kadar anlatsam tükenmez, bitmez
Bu benim bağrımda yatan hasreti
Anlatmaya zaten takatim yetmez
On yıldır yakamdan tutan hasreti
Pençesi bagrımda dişi derinde
Söküp atar mıyım günün birinde?
Gurbetin upuzun gecelerinde
Beni yudum yudum yutan hasreti
Arif bu hasretin yoktur ilacı
Ana, baba, kardeş, bir yanda bacı
Birinin hasreti birinden acı
Amma en acısı vatan hasreti