Tarzan Kız Tippi'nin Gerçek Hayat Hikayesi
1. Birazdan anlatacağımız bu küçük kız çocuğunun ‘keşke bende onun yerinde olabilseydim’’ diyeceğiniz türden bir hikayesi var.
2. 1990 yılında Nomibia’da dünyaya gelen Tippi hayatının ilk 10 yılını doğayla iç içe geçiriyor. ‘doğayla iç içe ‘’ bir durum benzetmesi değil.
3. Tippi’nin çocukluğu yılan, timsah zürafa, bukalemun, kurbağa, çita, aslan, zebra, fil deve kuşuyla geçiyor.
4. Onun oyun arkadaşları bizim belgesellerde görebileceğimiz türden
5. Annesi Sylvie ve müzik yapımcısı olan babası Alain Degre yaşadıkları şehir Paris’de çok mutsuz olduklarını hissetmeye başlayorlar.
6. Yanlarına aldıkları kamera, fotoğraf makinesi ve jipleriyle 10 yıla yakın bir süre Güney Afrika Namibya ve Bostwana sınırındaki ucu bucağı olmayan Klahari Çölünde yaşamaya başlamışlar.
7. Aslında ne kadar da enteresan ve sıra dışı geliyor bu durum fakat imrendiğimiz doğanın varlığını hissedemiyoruz, onunla büyüyemiyoruz.
8. Belki de bu yüzden olağan üstü geliyor Tippi bize ve kıskanıp imrenmiyoruz desek yalan söylemiş oluruz.
Fransız bir ailenin kızı olan Tippi’nin annesi ve babası doğa fotoğrafçısı
9. Tippi’nin anne ve babasının işinin önüne geçerek konuşulmasının nedeni doğayla olan uyumu
10. Tippi’nin isminin de bir hikayesi var, oyuncu Tippi Hedren’den esinlenen ailesi, Benjamin isimli arkadaşlarını da kıramamış onun ismini de almış, Okanti’nin anlamı ise Ovambo dilinde kedigillerden gelen yırtıcı bir hayvan anlamına geliyor.
11. Annesi Sylvia’ya göre, “Tippi doğada özgürce büyüdü. Bu yüzden çok şanslı bir çocuk. 10 yaşına kadar Afrika’da yaşadı.
12. O, hayvanların, onun büyükleri ve arkadaşları olduğuna inanıyordu. Bana göre bu hayat ona inanılmaz bir hayal gücü ve olgunluk kattı.”
13. Öğle uykusunu arkadaşı yavru aslanla birlikte paylaşıyordu
14. Tippi'nin en yakın arkadaşları ise devekuşu vw abi dediği 30 yaşındaki fil Abu birlikte.
15. Afrika Yerlileri ile birlikte büyüyen Tippi'nin kocaman bir ailesi vardı
16. Doğanın uyumuna uyum katan arkaşlıkları vardı.
17. Belki dilleri aynı değildi fakat birbirlerini anlıyorlardı.
18. Tippi kendi ailesinden çok Yerlilerle vakit geçiriyordu
19. Yerel dansları öğrenmeye başlamıştı, tamamen onlar gibi boyanıp
Yerliler gibi beslenip
Onlar gibi giyiniyor, süsleniyordu
20. Hiç bir fark gözetilmiyordu Yerliler tıpkı kendi çocuklarıymış gibi hissettirmişlerdi Tippi'ye
21. Yürüyüşlerinde onu hiç yalnız bırakmayan Gelincikleri
22. Mutluluğu fotoğraflayacak anne babaya ve böyle bir yaşama sahip olan şanslı Tippi
23. Çocuklarını hayvanlardan uzak tutan, tü kaka diye hayvanları kötüleyen ebeveynler şu fotoğraflara bakın ve pis dediğiğiniz şeyin aslında düşünceniz olduğunun farkına varın
24. Tippi okula gitme çağına gelince ailesi mecburen Fransa’ya taşınmak zorunda kalıyor.
25. Tippi ilk önce şehir yaşamına uyum sağlayamıyor fakat zamanla alışmaya başlıyor.
26. Tippi şuan 25 yaşında ve Afrika Kabileleri ve vahşi hayvanlar içinde geçen çocukluğunu da kitap haline getirmiş.
27. ‘’Tippi: My Book Of Afrika’’ kitap, İngilizce, Fransızca ve Çince olarak yayımlandı.
28. Sinema eğitimi alan Tippi Benjamin kaplanların tedavisi üzerine çektiği kısa film çok popüler oldu. Şimdi çocukluğu hakkında yazdığı kitapla gündeme gelse de hakkında çok az şey biliniyor ve bugüne ait fotoğrafı yok denecek kadar az...
Konuşmayı, açıklama yapmayı ve görünmeyi pek sevmeyen Tippi’nin şu sıralarda yine Afrika’ya döndüğü söyleniyor.
Tippi Afrika’da yaşadığı hayatı , “Benim, orada en yakın arkadaşlarım hayvanlardı” diye anlatıyor.
Tippi’nin hayvanlarla yaşadığı o eşsiz bağın ve mutluluğunun bir de ‘’Le Monde Selon Tippi’’ adıyla bir belgeseli de bulunuyor.