Türkiye'de Komşuluk İlişkileri Nasıl Olmalı?

Günümüzde çok tartışılan konulardan biri komşuluk ilişkilerinin artık eskisi kadar iyi olmadığıdır. Peki komşuluk ilişkileri nasıl olmalı?
Türkiye'de Komşuluk İlişkileri Nasıl Olmalı?

Komşuluk İlişkileri Nasıl Olmalı?

Komşuluk, Türk kültür ve tarihinde önemli bir yere sahiptir. Toplumsal yaşam alanı düşünüldüğünde komşuluğun neden bu kadar önemli olduğu ortaya çıkmaktadır. Eski zamanlardan bu güne kadar Türk atasözleri de komşuluğun öneminden ve değerinden bahsetmektedir. Bu içeriğimizde sizler için komşuluğu araştırdık ve komşuluk ilişkisinin nasıl olması gerektiğini derledik.

İşte adına atasözleri bulunan komşuluk ilişkileri hakkında bilgiler;

Komşuluk Nedir?

Komşuluk İlişkileri Nasıl Olmalı

Komşuluk, günlük hayatın vazgeçilmez bir toplumsal yaşam alanı ve olgusudur. Türkler'de komşuluğun önemi, birçok atasözüyle desteklenmektedir. Örneğin “Ev alma, komşu al.” atasözü bir evin ev olabilmesi için çevredeki komşuların en az ev kadar önemli olduğunu vurgulamaktadır. Ayrıca “Komşu hatırı” (komşular arası saygı), “komşu kapısı” (birbirine çok yakın iki yerden biri), “komşu kapısına çevirmek” (yakın olmayan bir yere sık sık gidip gelmek), “kapı komşu” (yan yana kapılardan veya aynı kapıdan işleyen komşular) gibi deyimlerde günlük yaşantımızda çok sık kullandığımız komşuluğun önemini vurgulayan deyimlerdir.

Komşuluk İlişkileri Nasıl Olmalıdır?

Komşuluk İlişkileri Nasıl Olmalı

Komşuluk ilişkileri Türkler'in geleneksel ritüellerinden biridir fakat göçün hızlanması ve kentleşmenin hız kazanması ile birlikte mahalle yapılarının değiştiği, mahalledeki komşuluk ilişkilerinin olumsuz bir biçimde etkilendiği tartışılmaktadır. İçinde yaşanılan zamanda komşuluk ilişkilerinde hissedilir bir değişimin meydana geldiği düşüncesi genel olarak kabul edilmektedir. Bu değişim, insanlar arasında şikâyetlere neden olmakta ve bu nedenle hep geçmişle özlem duyulmaktadır.

Komşuluk İlişkilerinde Nasıl Davranılmalıdır?

Komşuluk İlişkileri Nasıl Olmalı

  • Yeni komşuya ‘hoş geldin’e gitmek ve bir ihtiyacının olup olmadığını sormak, ihtiyacı varsa karşılamak,
  • Mahalle kültüründe bakkalını, manavını, kasabını tanıştırmak ve böylelikle yeni komşunun yalnızlık duymamasını sağlamak,
  • Komşu evine yerleşince, onu çay ya da kahve içmeye davet etmek,
  • Komşuda hasta varsa yoklamak, yardım etmek, yalnızsa bir çorba pişirmek, küçük çocuğu varsa ona bakmak, komşusunun yakınlarına hastalığını haber vermek,
  • Komşulardan, bilhassa genç olan biri doğum yapmışsa, tecrübeli komşu hanımlar loğusa olan komşuyu yalnız bırakmamak,
  • Komşulardan birinin evinde ölüm varsa, onu yalnız bırakmamak, küçük çocukları kendi evine almak, ölü evine yemek vb. şeyler göndermek, aç oturmalarını önlemek,
  • Ölümün ilk gecesi, helva yapmak vb. işlere yardım etmek,
  • Düğün davet gibi hallerde gerekli eşya ve kap kacak yardımı yapmak,
  • Fazla kokulu bir yemek pişirilmişse, komşuya da bir miktar göndermek,
  • Bu yardım kendisine yapılmışsa teşekkür anlamında, kapların birine evde yapılmış tatlı ve benzeri şeylerden koyarak geri vermek. Yalnız ölü evine giden kap, boş olarak geri gönderilir.

YORUMLAR (1)
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum