Yumuşama Döneminde Dünyadaki Siyasi, Ekonomik ve Sosyal Gelişmeler
İkinci Dünya Savaşı’nın bitmesinden sonra başlayan Soğuk Savaş Dönemi’nde devletlerin güçlenmek adına silahlanma alanında yaptıkları kıyasıya mücadele, bazı sorunların yaşanmasını beraberinde getirmiş ve en nihayetinde Kennedy ile Kruşcev’in bir araya gelmesiyle birlikte, devletlerarasındaki soğukluk yerini biraz daha ılıman iklime bırakmıştır. Bu dönemin başlaması ile birlikte dünyada siyasi, ekonomik ve sosyal alanda bazı gelişmeler yaşanmaya başlamıştır.
Yumuşama Dönemi’nde Ekonomik Gelişmeler
Ekonomik alanda; otomotiv, petrol ve elektrik alanında üretimler artmış, teknoloji alanında yeni gelişmelere imza atılmıştır. Radyo, televizyon ve telefonun yaygın şekilde kullanılmaya başlaması, insanların hayatında önemli ölçüde kolaylıkların yaşanmasını sağlamıştır. Yumuşama Dönemi’nde bu tip gelişmelerin daha fazla ilerlemesi, birçok noktada insanların savaşın kötü izlerini unutmalarını etkilemiştir.
Yumuşama Dönemi’nde sadece ekonomi ve teknoloji alanında ilerlemeler yaşanmamıştır. Aynı zamanda sanayi alanında da önemli gelişmelerin yaşandığını söylemek gerekir. Daha önce sanayide kullanılan kömürün yerini petrolün alması, kimya sanayinde yeni ürünlerin ortaya çıkmasını etkilemiştir. Dünyada bu tip gelişmelerin yaşanması, ekonomik anlamda ülkelerin güçlenmesini sağlamış, işsizlik oranının ise hızla düşmesini etkilemiştir. Bu dönem 1970 yılına kadar kesintisiz olarak ilerlemeye devam etmiştir.
Ekonominin gelişmesine bağlı olarak teknoloji alanında da yeni gelişmeler yaşanmaya başlamış ve buna bağlı olarak da uydu teknolojisi eskisine göre çok daha ileri gitmiştir. Nihayet “1964 Tokyo Olimpiyatları” ilk defa canlı televizyon yayını ile tüm dünyaya ulaştırılmıştır.
Dünyanın dört bir yanında gelişmeler yaşanmaya devam ederken Japonya’da da yeni gelişmeler başlamıştı. 1960’lı yıllarda Japonya’da hızlı tren seferleri başlamış, elektrikli ev aletlerinde ise seçenekler artışa geçmiştir.
Yumuşama Dönemi’nde Bilimsel ve Teknolojik Gelişmeler
Teknoloji ve bilim alanında yapılan gelişmeler, Soğuk Savaş Dönemi’nde başlamıştır. ABD ile SSCB arasındaki rekabet, silah savunma sistemlerinde füze sistemlerinin gelişmesini beraberinde getirmiş ve bu da iki süper güç arasında uzay yarışının başlamasını etkilemiştir.
Uzay yarışının başlamasından sonra tartışmalar kaçınılmaz olmuş ve konu Birleşmiş Milletlere (BM) taşınmıştı. BM aldığı karar ile uzayın ve gök cisimlerinin hiçbir devletin egemenliği altında olmadığını kabul etmiştir. 1961 yılında bu karar alınırken 1 yıl sonra 1962 yılında teknik alanda işbirliği onaylanmış ve 1963 yılında çıkartılan karar ile açıklığa kavuşturulmuştur.
Uzay araştırmalarında yaşanan bu gelişmeler kendini göstermeye devam ederken 1961 yılında Rus kozmonot Yuri Gagarin “Vostok-1” uzay aracı ile ilk uzaya çıkan insan olarak tarihe geçmiştir. Bu olayın hemen akabinde ABD’nin uzay yarışında harekete geçmesini sağlamış, 1969’da ise ABD’li astronot Neil Armstrong’un “Apollo-11” adlı uzay aracı ile Ay’a inmesi ABD’yi uzay yarışında SSCB’nin bir adım önüne geçmesini etkilemiştir.
Uzay alanında rekabetler devam ederken bilgisayarların üretilmesi yeni bir alanın oluşmasını etkilemiştir. 1970 yılında kişisel bilgisayarlar üretilmiş, 1978 yılında ise Apple’in üretilmesiyle birlikte sanayi alanına da bilgisayarların girmesi dönemi başlamıştır.
XX. yüzyıla gelindiğinde telefon ve iletişim sektörünün önemli oranda büyümesi, internet teknolojisinin gelişmesine sebep olmuş ve iletişim ağında önemli bir rol oynamaya başlamıştır.
Yumuşama Dönemi’nde Sosyal ve Kültürel Gelişmeler
Yumuşama Dönemi’nde ekonomi ve siyasal alanda gelişmeler devam erken bir yandan da kültürel değişimler başlamıştır. Köylerden kentlere göçün başladığı bu dönemlerde kadınlar da iş hayatına atılmıştır. Bununla birlikte edebiyat ve sanat alanında da önemli gelişmeler yaşanmaya başlamıştır.
Sanat alanının bir parçası olarak müzik dünyasında da önemli gelişmeler yaşanmaya devam etmiştir. 1950’li yıllarda müzik dünyasında önemli bir varlık olan “Rock And Roll” Yumuşama Dönemi’nde de popülaritesini korumaya devam etmiş, buna ek olarak siyasi olaylar, savaş, göç ve toplumsal olaylara karşı sesini duyurmak isteyenler yeni müzik grupları oluşturmaya başlamışlardır. 1962’de Londra’da kurulan The Rolling Stones grubu, bu dönemde müzik dünyasına damga vuran isim olmuştur.
Kültür ve sanat alanında yaşanan yenilikler, sadece müzik ile sınırlı kalmamış, spor alanında da yeni şeyler ortaya çıkmış ve bu da ülkeler arasında yaşanan gerginliğin bir anlamda yerini sıcak iklimlere bırakmasını etkilemiştir. 1960-80 yılları arasında yapılan olimpiyatlarda ABD, SSCB, Japonya ve Doğu Almanya madalya sıralamasında önde gelen isimler olmuşlardır.
1960-80 yılları arasında gerçekleşen “FIFA Dünya Kupası”nı farklı ülkeler kazanmıştır. Sırasıyla Brezilya (1962), İngiltere (1966), Brezilya (1970), Almanya (1974) ve Arjantin (1978) şampiyon olmuştur. FIFA’nın bu dönemki kurallarına göre üç defa kupayı kazanan takım, kupayı müzesine götürebiliyordu ve bu da Brezilya’nın kupayı müzesine götürmesini sağladı.
Spor alanında yaşanan gelişmeler, Türkiye kanadında da yenilikleri beraberinde getirmiş, 1960-80 yılları arasında UEFA Kupası’na katılamayan Türkiye, 1951 yılından itibaren düzenlenen Akdeniz Oyunları’nın tamamına katılmakla birlikte 1971’deki VI. Akdeniz Oyunları’na İzmir’de ev sahipliği yapmıştır. 963-1979 yılları arasında düzenlenen bu oyunlarda Türkiye 1963’te 4., 1967’de 5., 1971’de 4., 1975’te 5. ve 1979’da ise 6. olmuştur.